şimdi ben, acısı hafiflesin diye vurulan atlar gibiyim. merhemini bir tüfekte arayan yüzünün hendeğine takılmıştı ayağım, ellerim, gözlerim.
hangi yönden sıksan, aynı yerden ölüyorum🌱
Evinde İslam’dan işaretler izler örnekler görerek İslam’la büyümüş çocuklar olarak o kadar nasipliyiz ki. sırf bu sebepten bile anne babamızın hakkını ödeyemeyiz. çocukken kalbine güzellikle Allah ve Peygamber sevgisi din sevgisi yerleşmiş bir çocuk kolay kolay yolunu şaşırmıyor.
şaşırsa da yanlış yola sapsa da içindeki o ses onu yine doğru yola geri döndürüyor. ben izlediğim dinlediğim bana dinimi sevdiren iliklerime kadar inancımı hissettiren o anları hiç unutmuyorum mesela. evlatlarımızın çocukluklarını böyle hatırlamasını sağlamak da bizim elimizde.
İrade Terbiyesi ilk okuduğumda hiç bir şey anlamadım. Birkaç yıl sonra yeniden niyetlendim yine hiç bir şey anlamadığımı fark edip bıraktım. Cümle başlıyor, ama sonuyla başı bir tutmuyor gibi. Konudan konuya mı geçiyor, çok değişik, nedendir anlayamadım. Birkaç yıl sonra yeniden niyetlenicem okumaya, hayırlısı bakalım.
Dostoyevski hapishanedeki bir köpeğin yanından geçen her mahkum tarafından tekmelendiğini gözlemler. Köpek mahkumlardan kaçmadığı gibi yanına bir mahkum yaklaştığında eğilerek tekmelenme pozisyonu almaktadır. Dostoyevski bir gün köpeğin yanına yaklaşıp başını okşar. Köpek ise şaşkın şaşkın ona bakarak hızla yanından uzaklaşır ve acı acı havlamaya başlar. O günden sonra köpek Dostoyevski’yi her gördüğünde ondan kaçar. Ruhu köleleştirilmiş bu köpek bir sevgi açıdır. Bu durum insanlar için de geçerlidir.
Hayatları boyunca kötü davranışlara uğramış sevgi açları iyi bir davranışla karşılaştıklarında nasıl davranacaklarını bilemezler. Bazen kötü davrandığınız insanlar size tapar, bazense iyi davrandıklarınız sizden nefret eder.