Aylaklık dönemlerinde, bir daha asla iyi bir şey yapamayacakmışım gibi bir sıkıntı, bir hoşnutsuzlukla daralıyor içim, kendimden nefret ediyorum. Hiçbir şeye yaramadığım, yalnızca aşırı çalışmanın benim kusurlarımı örtbas edeceği ve beni insan mertebesine yükselteceği düşüncesi, sözcüğün derin anlamıyla, beni sarsıp, acı çektiriyor. Beni çalışma kurtarıyor.