"Yaşamak kolay değil ya kardeşler,
Ölmek de değil.
Kolay değil bu dünyadan ayrılmak."
Kırk iki yaşındayken bir gün sırtımda soluk almamı zorlaştıran bir ağrıyla doktora gitmiştim. Adam bunu hiç önemsemedi. "Sizin yaşınızda bu ağrı doğaldır."dedi.
"Öyleyse," dedim, "doğal olmayan benim yaşım."
Seni kendinden uzaklaştıran, ama senden sonsuza kadar ayrılmamanın özlemini çeken biri olarak; seni unutmaktan daha değerli bir umudu, unutulmaktan daha büyük korkusu olmayan biri olarak düşün beni.
Reader Follow Recommendations
Birbirimizden nefret etseydik belki ölüm de bize merhamet duyardı.
Hayatın en iyi kısmının başta, en kötü kısmının da sonda olması ne yazık.
Ticaret hayatına atılanlar yalan söylemeye , hile yapmaya mecburdur. Ama buna başka bir isim takarlar. Önemli olan odur. Sen gidip o lastiği çalarsan hırsız olursun. Ama o herif yırtık lastiğe karşı senin dört dolarını çalmaya kalkıyor, adı da ticaret oluyor.
Sayfa 148
Belki yeni baştan başlayabiliriz. Yepyeni, zengin bir toprakta... Kalifornia'da. Meyvelerin bol attığı yerde. Yeni baştan başlarız.
Ama başlanmaz ki! Ancak yeni doğan bebek baştan başlayabilir. Sen, ben... Biz artık geçmiş zamanız. Bi anlık öfke, binlerce sahne... Oyuz biz. Bu toprak, bu kırmızı topraklar biziz. Baştan başlayamayız.
Sayfa 107
(...) Sevmeye geldim insanları
Gönlümle, elimle, kafamla sevmeye
Hesapsız, karşılıksız...
Ayrılık gayrılık gözetmeden
Gün gelir gidersem şayet,
öyle severek gideceğim ki.
Karanlık kıyılardan bile olsa,
Candan selamlarım civarımdan geçecek gemileri
Güneşli gemileri, şarkılı gemileri;
İçlerinde kendim varmışım gibi.
"Sevdiğimizi elde edemiyorsak, elde edebildiğimizi sevelim."
-İspanyol atasözü
Sayfa 525Kitabı okudu
Güvensizliğin yarattığı yalnızlıktan daha büyük bir yalnızlık var mıdır?
Sayfa 506Kitabı okudu
İnsan planladığı şeyin doğru olduğunu yüreğinde hissetmeli ve peşini bırakmamalı.
Sayfa 472Kitabı okudu
Güzellik, biri seven diğeri sevilen olmak üzere iki bütünün ürünüdür.
Gördüğümüz bir iyiliğin bize yüklediği minnettarlık öylesine abartılabilir ki sonunda o duygu, henüz küçük yaştayken alnımıza vurulan bir tür kölelik damgasından farksız hale gelebilir.
Pek teselli edemez suçlunun çektiği acı,
O suçun ağır çarmıhını sırtında taşıyanı.
