Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

FundaYavuz

FundaYavuz
@_funda_yavuz
null
null
null
null
1 okur puanı
Kasım 2021 tarihinde katıldı
Bazen çöle döner bütün günlerin, Çaresizce mutluluğa susarsın...
Reklam
Virane olmuş duygulara sarılıp, Yeni bir başlangıç için güç arıyoruz...
Yangını çıkaranların Allah belasını versin geberdiklerinde mezarları KÜL olur inşallah

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bildiği bütün türküler aşk üzerindeydi ama o söylemenin değil de dinlemenin erdem olduğuna inanmıştı. Bense, onun yerine de acı çeken çifte korkudan bir umut ıslığıydım.
Kirlenmeyen hayaller biriktirdim, Ceplerimin boşluğuyla tezat...
Reklam
Yokluk ve yoksulluğun her gün bir tuğlasını daha düşürdüğü onurun haklı ve ağır öfkesi ile gelmişlerdi
İnsanın yüreğinin iyi olması için akla ihtiyacı yoktur..
."Karanlıkta ağladığında bunu nasıl anlayacaktık?"diye sordu babam elleriyle. "Senin acıktığını? Mutlu olduğunu? Üzüldüğünü? Karnının ağrıdığını?" "Ve nasıl..." diye ekledi yine el işaretleriyle, "seni sevdiğimizi söyleyecektik?" Babamın elleri hareketsizleşti, düşünüyordu. "Senin, duyan bir bebek olarak bunu bilemeyeceğinden korkuyordum."
Bana derler ki "Öyle bir ver ki sağ elin verdiğini sol elin görmesin, bilmesin." Ben de derim ki "Peki bu sağ elleriniz nasıl bu kadar meşhur oldu?"
Aldatılmada insandan umudu kesmenin eşsiz huzuru vardı. İnsandan kesilen umut, tanrıya yaklaştırıyordu. İnsandan ve dünyadan bir şeyler ummak, hele bulmak hatta olur ki sürprizlerle karşılaşmak ise eh artık başkaya gerek bırakmıyordu. Böyle bırakılıp unutuluverenin, tekrar bulunma umudu, bulunup değerli sayılma umudu ya da artık kaybolup tükenme umudu... Ah aldatılmak, hiçbir kucak bütünümü böyle sarmadı.
Reklam
Başkalarının perişanlığını görmek beni başkalarında olduğu gibi hayata ısındırmadı; hepi topu buymuş demek, soğan ekmeğe iştahlandırmadı. Toplu eza, görmezden gelmemi sağlamadı, ölüler ve ölenler hayata bağlamadı, balığın suda kayışı da tavada yanışı da gayetle acıklı idi de ummanın buna ses çıkarmayışı niye idi?
İnsan kendindeki her kötünün bir fazlasını katlanılmaz, iki eksiğini de mükemmel bulur. Buna inancım tam.
"Sade olabilmek de zenginlerin bir ayrıcalığıdır. Kendisinden sade diye söz edilen tek bir işçi tanıyor musun? Sadelik işçinin yaşama biçimidir zaten
Uğruna didindiğim her şey, onca yıllık çalışmalarım kendi adıma şu yegâne önceliği alabilmek içindi: Babam tarafından bana verilen doğrulardan fazlasını görüp deneyimlemek ve o doğruları kendi aklımı inşa etmek için kullanmak. Zamanla edindiğim kanaate göre kendini yaratma denen şeyin merkezinde birçok fikri, birçok tarihi, birçok bakış açısını değerlendirebilme yetisi yatıyordu. Şimdi teslim olmam demek, bir savunudan çok daha fazlasını yitirmek demekti. Kendi aklımın velayetini yitirmek... Ödemem beklenen bedel buydu, şimdi anlıyordum. Babamın içimden defetmek istediği şey iblis değildi, bendim.
Sinirsel çöküşün meselesi şu ki, böyle bir şey geçirdiğiniz ne kadar bariz olursa olsun, her nasılsa size bariz görünmez. Bir şeyim yok, diye düşünürsünüz. Ne olmuş dün aralıksız yirmi dört saat televizyon izlediysem? Dağılıp gittiğim falan yok. Tembelim sadece. Stres altında olduğumuzu düşünmektense tembel olduğumuzu düşünmek neden daha iyidir, bilemiyorum. Sadece daha iyi olduğunu biliyorum. Daha iyiden de öte, hayati olduğunu.
54 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.