Şiddetle tavsiye ederim diyebileceğim bir kitap. Pervasızca, hoyratça, kanunları, kuralları, düzeni yok sayarak kendi benliğinin farkında olmayan ve ne için yaşadığını bilmeyen Düzceli Mehmet'in hikayesi. Üniversitede tanıştığı öğretmeninin, hayatına bu denli dokunması ve sonrasında yaşanan hadiseler hayrete düşürüyor insanı.
Düzceli Mehmet'in çektiği onca sıkıntılardan sonra doğru yolu bulup ne için yaşadığının farkına varması bir öğretmenin ona şefkatle, anlayışla yaklaşması oldu. Sıkılmadan, yaşam tarzını yargılamadan, giyimine kuşamına değil de sadece duygularını varsayıp yaklaşım sergilemesi takdire şayan idi.
Bir öğretmen olarak, bana ışık oldu. İnşallah ögrencilerimizin hayatına güzel bir şekilde dokunabilen öğretmenlerden oluruz, Halit Ertuğrul gibi.
