Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle istiğfarda bulunurlardı:
"Allahümmağfirli hatieti, ve cehli ve isrâfi fi emri ve mâ ente a'lemu bihi minni. Allahümmağfirli hezli ve ciddi ve hatâi ve amdi ve küllü zâlike indi. Allahümmağfirli mâ kad-demtu ve mâ ahhartü ve mâ esrârtü ve mâ alentü ve mâ ente alemu bihi minni ente'l-mukaddemü ve ente'l-muahhirü ve ente alâ külli şey'in Kadir/Allah'ım! Hatamı, bilgisizliğimi, işlerimde aşırılık ve taşkınlığımı ve Senin benden ve benim hakkımda bildiklerini bağışla. Allah'ım! Şakamı, ciddiyetimi, yaılgımı ve bile bile işlediğimi, bütün bunların benden olmasının mümkün olacağı sebebiyle beni bağışla. Allah'ım! Ön- ceden yapıp gönderdiklerimden, sonradan yapacağım yanlışlardan, gizlice yaptıklarımdan ve açıkça işlediklerimden, benim hakkında Senin bildiğin her şeyden dolayı Senden bağışlanmamı isterim. Çünkü Sen öne geçirensin; geriye bırakan da ancak Sensin ve Sen her şeye Kaadir'sin."
Filistin'in ve Arapçanın büyük şairi Mahmud Derviş, Afşar Timuçin ve A.Kadir tarafından çevrilen "Sürgünden Mektup" şiirinin sonunda soruyordu: İnsanın ne değeri olabilir/evsiz barksız/yersiz yurtsuz/bayraksız/ne değeri?
İnsanlarda veli, Cum'ada dakika-i icabe, Ramazanda Leyle-i Kadir, Esma-i Hüsnada İsm-i A'zam, ömürde ecel meçhul kaldıkça; sair efrad dahi kıymetdar kalır, ehemmiyet verilir. Yirmi sene mübhem bir ömür, nihayeti muayyen bin sene ömre müreccahtır.
Mektubat🌿
İNSAN, TEVRAT, DİNLER, TANRILAR İLE İLGİLİ BİR İNCELEME
Son yıllardaki din ve dindarlık perdesi altında yapılan yağma talanın arkasından gelen ahlaki ve ekonomik çöküşün sebeplerini anlamak amacıyla Sümer, Babil, Mısır tarihi ve tanrılarını, Gılgamış, Herodot Tarih’i, Homeros’un İlyada’sı, İncil ve Tevrat-Zebur’u okudum. Kuran, hadis kitapları
İNSAN, TEVRAT, DİNLER, TANRILAR İLE İLGİLİ BİR İNCELEME
Son yıllardaki din ve dindarlık perdesi altında yapılan yağma talanın arkasından gelen ahlaki ve ekonomik çöküşün sebeplerini anlamak amacıyla Sümer, Babil, Mısır tarihi ve tanrılarını, Gılgamış, Herodot Tarih’i, Homeros’un İlyada’sı, İncil ve Tevrat-Zebur’u okudum. Kuran, hadis kitapları
Sonsuz acz sahibi olan insana, sonsuz kudret sahibine dayanma izni verilmiştir. Mutlak kâdir bir sultana sığınmak ona sunulmuş en büyük imkândır. Bu bağlamda "Hasbünellâhü ve ni'me'l-vekîl." (Allah bize yeter, O ne güzel vekildir. [Al-i İmrân, 173]) zikri de insanın eline verilmiş bir başka sırdır. Bu ifade, netice nereye varırsa varsın, insanın Allah'a bağlı kalacağını ve O'na tam bir güven duyduğunu, kararı büsbütün Allah'a bırakmakla O'na teslim olmayı seçtiğini kendisine telkin etmesidir. Bu, aynı zamanda Hazreti İbrâhim'in (as) ateşe atılırken kullandığı cümledir. Ateş, Hazreti İbrahim'i (as) yakmamış, ona karşı serinlik ve selamet olmuştu.