Dünyamı artık ilaçlı olarak seyrediyorum; kanıma zehrini katan bir iğne veya bir tutam toz beni masal alemini sürükleyip götürmüştü. Tamamen yaşadığımı kani değildim, hayatla ölüm arasında, sanki bir araf geçidindeydim, alnıma yazılmış olan devrimi iradesizce ikmale çalışıyordum. Bundan ötesi ya sonsuz bir aydınlık, ya tükenmez bir karanlık olacaktı. Hangisine düşeceğimi bilmediğimden halin devamını istiyor, karar almaktan korkuyordum