- Abdülhamid haremiyle birlikte yıkılırken biz seninle birlikte yeniden doğacağız . Payitaht Abdülhamid
Kardeşim yıl kaç olmuş kitap yasaklamak ne ya türkiye lan bura üç kişi toplasan okuyor onlar da anlıyor mu belli değil yani, necipin put adam'ını yasaklamışlar bir de 2019'da herif 83te öldü yeni mi aklınıza geldi aw 1kya eklesinler diye 2 kere istekte bulundum yasaklı diye ekleyemeyiz dediler kitabın her yerde dolanıyor pdfi, yani sansür, yasak, ambargo falan abdülhamid döneminden sonra kalmadı ya bunlar
Reklam
Merhum Prof. Dr. Mahmud Esad Coşan Hocanın, "Babalarımızı, dedelerimizi kestiniz" diyen bir Ermeni'ye cevabı : "Bir Ermeni ile bir yerde karşılaştıkta konuştuk. Türkçe konuşuyor. Siz bizim dedelerimizi kıtır kıtır kestiniz diyor. Ne zaman kesmişler dedim. İşte babalarımızı dedelerimizi kesmişler diyor. Ben durmadan soru
• 5. Bölüm - ATATÜRK İTTİHATÇILIĞA KARŞIYDI YALANI! (!)
- Bu konu her ne kadar diğer Bölümler kadar önem taşımasa da buraya da değinmek istiyorum. Mustafa Kemal, bir dönem diğer cemiyet üyeleri gibi özel bir yemin töreni ile "İttihat Ve Terrakki" cemiyetine katıldı. MUSTAFA KEMAL, örgütten kısa bir süre sonra soğuyacak ve kendi Cemiyeti olan "Vatan ve Hürriyet Cemiyetini"
2. Meşrutiyet Dönemi
Osmanlı İmparatorluğu'nda 2. Meşrutiyet, 1908 yılında II. Abdülhamid'in baskıcı yönetimine son vererek parlamento ile anayasal bir düzene geçişin gerçekleştiği dönemi ifade eder. II. Meşrutiyet, Osmanlı İmparatorluğu'nda ilk kez 1876-1878 yılları arasında ilan edilmiş olan Meşrutiyet'in yeniden hayata geçirilmesidir. 31 Mart Vakası ve Hareket Ordusu'nun baskısı sonucunda II. Abdülhamid, 23 Temmuz 1908'de Meşrutiyet'i yeniden ilan etmek zorunda kaldı. Yeniden tesis edilen Meşrutiyet, Osmanlı toplumunda büyük bir heyecan ve umut dalgası yarattı. Yeniden oluşturulan Meclis-i Mebusan, Osmanlı halkının seçilmiş temsilcilerini bir araya getirdi ve hükümetin yönetiminde daha büyük bir rol oynamalarına olanak tanıdı. Ancak, 2. Meşrutiyet dönemi, iç ve dış siyasi belirsizliklerle ve çatışmalarla dolu geçti. İttihat ve Terakki Partisi ile diğer siyasi gruplar arasındaki çekişmeler, siyasi istikrarsızlığa neden oldu. Ayrıca, Balkan Savaşları gibi dış olaylar, Osmanlı İmparatorluğu'nun topraklarını hızla kaybetmesine neden oldu. Sonuç olarak, 2. Meşrutiyet dönemi, Osmanlı İmparatorluğu'nun siyasi, sosyal ve ekonomik dönüşümünde önemli bir dönüm noktasıdır. Ancak, çeşitli zorluklarla karşılaşması ve istikrarsızlık yaşaması, Osmanlı İmparatorluğu'nun sonunu hızlandıran faktörlerden biri oldu. Bu dönem, Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküş sürecindeki önemli bir aşamayı temsil eder.
"Osmanlı eğer Filistin'den çekilirse orada kıyamete kadar kan durmayacak" —II.Abdülhamid Han
Reklam
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Şefkat nişanı
2.Abdülhamid tarafından (1878) savaş zamanında yardımlarda bulunan ve kız çocuklarının tahsili için üstün hizmetlerde bulunan kadınlara verilen nişan.
Sözde İtibar Tapınakları Saraylar
Saray zihniyeti insanlık tarihinin her döneminde toplumsal çürümenin kaynağı olmuştur. Saray sömürgeci zihniyetlerin kültürüne ait bir dayatma aracıdır. Türk kültüründe Osmanlı imparatorluğu dışında saray yoktur. Sarayların içinde oturanların niteliği, çapı ve kapasitesi düştükçe oturulan sarayların büyüklüğü aynı paralelde artar. Ülkeye ve topluma hizmet amacıyla seçilenlerin o toplumun verdiği yetki ve olanaklar ile hizmet ederken tutunduğu tavır ve rul hali bütün toplumu olumlu ya da olumsuz etkiler. Saraylar genelde toplumdan gizli niyeti olan zihniyetleri iş başında tutan itibar tapınaklarıdır. Osmanlı imparatorluğu sultan Abdülhamid döneminde küresel tefecilerden savaş için aldığı borçlar ile yoğun bir saray yapma girişimi içinde devletin sonunu getirecek bir padişah olarak tarihe geçti. Vahdettin ise İngilizlere teslim olmak dışında hiçbir varlığı yoktu. Saray ile kendine hizmet edilmesini tercih edenlere ulusal egemenlik bilincinin yükseldiği bu günlerde tarihi gerçekler ile bazı hatırlatmalar yapma ihtiyacı duydum. Önder Karaçay
Reklam
Bugün imzaladığımız Basra’yı Avrupa’ya bağlayacak olan Kalkınma Yolu Projesi Sultan Abdülhamid Hân’a aittir. Gerçekleştirmek bizlere nasip oldu. Mekânı cennet olsun.
Güneşin varlığını kabul etmeyenlere, gün doğsa da gecedir Payitaht Abdülhamid 31.Bölüm
Türk’ün devleti yıkılmaz, ancak ismi değişir. Payitaht Abdülhamid 31. Bölüm
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.