“Önceliği dünyaya değil, ahirete ver. Böylece ikisini birlikte kazanırsın. Şayet dünyaya öncelik verirsen ikisini de kaybedersin.” Abdülkadir-i Geylânî (k.s.)
NUR RİSALELERİNDE İTİKADİ MESELELER
ÖLÜLERİN TASARRUFU "Özellikle, Allah adamı Hz. Abdülkadir, Gavs-ı A'zam, "ol" der "olur" dairesinin kutbu..."(1) "Hazret-i Mevlânâ (Halid-i Bağdadi) (K.S.) Hindistan'dan Tarik-ı Nakşîyi (Nakşi tarikatını) getirdiği vakit, Bağdat dairesi, Şah-ı Geylânî'nin (K.S.) ba'delmemat (ölümünden
Sayfa 477Kitabı okudu
Reklam
"Müminin adeti önce düşünüp sonra konuşmaktır. Münafık ise önce konuşur sonra düşünür." Abdulkadir-i Geylani Hz. {k.s.}
İlim ilim ilim
Bir gün Abdülkadir-i Geylânî [kuddise sırruhůl ibadetle meşguldü. O esnada, "Amellerinin hepsini kabul ettim. Bundan sonra bize ibadet etme" diye bir ses duydu. Abdülkadir-i Geylânî [kuddise sırruhu), "Böyle bir emir ne Kur'an'da ne de hadiste var. Resûl-i Ekrem'den dahi ibadet sakıt olmadı. Ben kimim ki benden artık ibadet etmemem isteniyor" diyerek sesin geldiği tarafa doğru, "Mel'un" diyerek şeytana tesbihini fırlattı. Şeytan, "Yâ Abdülkadir! Ben bu yolla pek çoklarını yoldan çıkarmışken sen benim olduğumu nasıl anladın?" dedi. Abdülkadir-i Geylânî [kuddise sırruhul, "İki şeyle tanıdım seni. Birincisi akaid ilmiyle. Bu ilimle biliyorum ki, Allah bir yönden hitap etmez; oysa senin sesin bir yönden geldi. İkin- cisi fıkıh ilmidir. Buna göre de, peygamberler dâhil hiç kimseden amel mecburiyeti kaldırılmamıştır..." deyince şeytan, "Ey Abdülkadir! Sen ilmine dua et. Ben bu hitabımla nice evliyaları yoldan çıkardım" dedi.
Sayfa 134Kitabı okudu
"Ey maddî ve manevî yaralı olan genç kardeşlerim! Ve ey mürşid-i ekmele muhtaç olan ehl-i tarîkat kardeşlerim! Şeyh Abdülkadir-i Geylanî ve Şah-ı Nakşibend, İmam-ı Rabbanî, İmam-ı Gazâlî, Muhyiddin-i Arabî, Mevlânâ Hâlid Radıyallahü anhüm, Kaddesallahü esrarehüm Hazretleri'nin derece-i kemalâtları, meratib-i imanları risalelerde ve Mektubat'ta vardır." (
Barla Lâhikası
Barla Lâhikası
, s. 143)
Yalnızken haramdan ve şüpheli şeylerden kaçınmadığı halde Allah'ı sevdiğini iddia eden kimse yalancıdır, malını mülkünü Allah yolunda harcamadığı halde cennete gitmek istediğini iddia eden kimse yalancıdır, fakirliği ve fakirleri sevmediği halde Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem'i sevdiğini iddia eden kimse yalancıdır. Abdulkadir Geylani k.s.
Sayfa 148Kitabı okudu
Reklam
Abdülkâdir Geylânî k.s.
Kardeşinin sana yaptığı nasihati kabul et. Ona muhalefet etme. Çünkü o, senin kendinde göremediğin şeyleri görür. Bunun için Resul-i ekrem; "Mümin, müminin aynasıdır" buyurmuştur. Mümin, din kardeşine yapmış olduğu nasihatlerde samimidir. Onun göremediği şeyleri bildirir. Ona, iyilikler ve kötülükler arasındaki farkı gösterir. Ona, lehinde veya aleyhinde olan şeyleri anlatır.
Abdülkâdir Geylânî k.s.
İlk önce yapılması lazım olan şeyler hususunda "Müminin, en önce farzları yapması lazımdır. Farzları bitirdikten sonra, vacip ve sünnetleri yapar. Ondan sonra, nafilelerle meşgul olur. Farz borcu varken sünnet ile meşgul olmak, ahmaklıktır. Farz borcu olanın, sünnetleri kabul olmaz. Hz. Ali'nin rivayet ettiği hadis-i şerifte, Hz. Muhammed diyor ki: "Üzerinde farz borcu olan kimse, kazasını kılmadan nafile kılarsa, boş yere zahmet çekmiş olur. Bu kimse, kazasını ödemedikçe, Allahü teâlâ, onun nafile namazlarını kabul etmez." Mümin, bir tüccara benzer. Farzlar onun sermayesi, nafileler de kazancıdır. Sermaye kurtarılmadıkça, kazancı olamaz" demiştir.
Abdülkâdir Geylânî k.s.
Halinizden şikâyette bulunmayın. Sabredin, feryat etmeyin. Doğruluk üzere devam edin. İsteyin, istemekte bıkkınlık göstermeyin. İçinde bulunduğunuz istenmeyen hallerden dolayı ümitsizliğe düşmeyin. Daima ümitli olun. Birbirinize düşman değil, kardeş olun. Birbirinize buğz etmeyin. Allahü teâlâya, rızası için yapılan sabırlar ve tahammüller, asla karşılıksız kalmaz. Onun için bir an olsun sabrediniz, mutlaka, senelerce bu sabrın mükâfatını görürsünüz. Ömrü boyunca kahraman lakabıyla meşhur olan, bu lakabı, bir anlık cesareti neticesinde kazanmıştır. Allahü teâlâ Kur'an-ı kerimde mealen; "Şüphesiz ki, Allah sabredenlerle beraberdir" buyuruyor (Bakara suresi: 153)
Abdülkâdir Geylânî k.s.
Ey zavallı! Sana fayda vermeyen şeyler hakkında konuşmayı bırak. Dünya ve ahirette sana fayda verecek işlerle uğraş. Boş işlerle uğraşmayı bırak. Kalbinden dünya düşüncelerini çıkar. Çünkü yakında dünyadan alınacak, ahirete götürüleceksin. Dünyada rahat ve hoş bir hayat arama. Resul-i ekrem; "Hayat, ahiret hayatıdır.
447 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.