osman

Wolf Larsen
"Hiç de değil. İnsan bir başkasına yanlış yapamaz. Yalnızca kendisine yanlış yapabilir. Benim görüşüme göre, başkalarının çıkarını gözettiğim her defasıda yanlış yapıyorum demektır. Anlamıyor musun? Mayanın iki ayrı parçası birbirlerini yutmaya çabalarken birbirlerine nasıl yanlış yapabiliyor olabilirler? Diğerini yutup yutulmamaya çabalamak onların kalıtsal doğasında var. Bu yoldan saptıklarında günaha girerler."
Reklam
"Denizde hareket ne denli bolsa dünyada da o kadar zalimlik vardır. Ve bazı kimselerin midesini birini, bazılarınınkini de bir diğeri bulandırır. Tek nedeni bu."
"Bellki de kötü biri olmuştur, ama ben... ben inanmıyorum... çünkü bayım, çok iyiydi o, çok iyi..."

Reader Follow Recommendations

See All
Maud Brewster'in yaşamıma girişi...
...kendi yaşamıma zerre kadar değer vermezken yaşamayı hiç bu kadar çok istememiştim.
Sayfa 265Kitabı okudu
WolfLarsen
"Hasta bir adamım; çok hasta bir adamım ben,"
Sayfa 251 - Dostoyevskiye selamKitabı okudu
Reklam
Yalan
Sinik bir insan olmadığından yalan söylemeye utanıyordu; bir yalanın bayağı basitliği onu iğrendiriyordu. Yalan söylemesi zorunlu olsa bile, yalanın gerçeğe mümkün olduğu kadar benzemesini istiyordu en azından.
Sayfa 201 - Edward
Biz de şöyle bir söz vardır: "Bana neler okuduğunu anlat, sana nasıl bir insan olduğunu söyleyeyim."
Sayfa 38
Prensipler yoktur; yalnızca olaylar vardır. İyi ve kötü yoktur, yalnızca şartlar vardır.
Sayfa 12 - BalzacKitabı yarım bıraktı
Halbuki, kesin doğruluğuna inandığı hiçbir şeyin kadın saçının bir tek teli kadar değeri yoktu. Yaşadığından bile emin değildi zira bir ölü gibi yaşıyordu. Ben hiçbir şey olmayan bir adam gibi görünebilirdim. Ama kendimden emindim her şeyden emindim, onun olduğundan daha emindim; hayatımdan, yaklaşmakta olan ölümden.
Sayfa 108Kitabı okudu
Enine boyuna düşününce, mutsuz değildim hani. Öğrencilik yıllarında bu tür hırslarım çok vardı. Ama öğrenimini yarına bırakmam gerekince bütün bunların gerçek anlamda önemi olmadığını çabucak anladım.
Reklam
Sokrates
Tanrılar mı? Bizim okulumuzda tanrıların yeri yoktur.
Sayfa 69 - basedKitabı yarım bıraktı
"Dostoyevski deli kahramanlarından birini, inanmadığı bir amaca çalışmış olduğu için, hem kendi kendinden, hem de başkalarından öç alarak yaşayan bir kişi diye betimliyor. Kendi düşünerek yazmıştır bunu; aynı sözü kendisi içinde söylenebilirdi."
Durduk yere Rousseau'ya sallıyor ya
"Kadın, gövdesiyle erkekten, daha incedir, ama kafasıyla yalan söyler. Hem yalan söyleyince kendi de inanmaz; Rousseau yalan söyledi ama inanı da."
"Aydın bir kişi, daha on ikinci yüzyılda yiğitçe; 'Çağımızda mucize diye bir şey yoktur,' diyen Galiça Prensi Vladimirko gibidir. Bu söz üzerinden altı yüzyıl geçti, bütün aydınlar birbirlerine hiç aralıksız: 'Mucize diye bir şey yoktur, Mucize diye bir şey yoktur,' deyip duruyorlar. Öte yandan bütün insanlar da mucizeye inanıyor, tıpkı on ikinci yüzyıldakı inandıkları gibi."
belki de, coşku, insanın karşısındakinin durumunu görmezden gelmektir.
Sayfa 36
1,023 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.