"Katil de benim. Ben mi? Ben ki katledilenim, onların katlettikleriyim, ben mi katilim? Bizi katil olmaktan kim koruyabilir ki? Biz her gün bir cinayetin önünden kayıtsız geçip gidiyoruz! Ve katil Beckmann, hem maktul hem de katil olmaya dayanamıyor artık. Dünyanın suratına haykırıyor: Ölüyorum! Sonra adam, Almanya'ya gelen adam, falanca
Demek paranın her kötülüğün kaynağı olduğunu düşünüyorsunuz,” dedi Francisco d’Anconia. “Peki, paranın kökünün ne olduğunu hiç sorguladınız mı? Para bir mübadele aracıdır. Ortada değiş tokuş edilecek ürünler, onları üretecek insanlar olmazsa, para da var olamaz. Para aslında, birbiriyle iş yapmak isteyen insanların, değere karşı değer verme
"Ben diyorum ki, her fert baş ucuna; "Suçlu benim, herkes suçsuz!" levhasını asmalıdır. Ben diyorum ki, yegâne kurtuluşumuz herkesin herkesi affetmesindedir. Daha ötesi kanunların sorumluluğuna girer. Ama görüyorum ki anlatamıyorum... Hissediyorum ama anlatamıyorum! Çocuk, "Ağlayabilseydiniz, anlayabilirdiniz." dedi.
Görgünün önemsendiği, aile terbiyesi almış sıfatının çok sık kullanıldığı yıllarda, iyi aile olmanın koşulu varlıklı olmak değil, görgülü olmaktı. Aileler mal varlıklarını sergilemeyi görgüsüzlük olarak kabul ederler, davranışlarıyla, nezaketleriyle asaletlerini ortaya koymaya çalışırlardı. Maddi durumları birbirinden farklı olsa da, benzer
"Katil de benim. Ben mi? Ben ki katledilenim, onların katlettikleriyim, ben mi katilim? Bizi katil olmaktan kim koruyabilir ki? Biz her gün bir cinayetin önünden kayıtsız geçip gidiyoruz! Ve katil Beckmann, hem maktul hem de katil olmaya dayanamıyor artık. Dünyanın suratına haykırıyor: Ölüyorum! Sonra adam, Almanya'ya gelen adam, falanca
"Anlattıklarının ne kadarı gerçek, ne kadarı hayal ürünüydü acaba, diye düşünüyordu, insanın her rastladığına bakarak o katil olabilir,demesi kötü bir şey değil mi? Ve de çirkin..."
Etmeyin Reis bey! Siz ağlayamazsınız! Ağlayabilseydiniz, anlayabilirdiniz…
Siz merhametten, acıma duygusundan, yalnız kötülük doğacağına inanmışsınız. Yerine göre haklısınız.. Fakat ondan ne büyük iyilik doğacağını unuttuğunuz için en büyük hakkı kaybediyorsunuz. Rahmet kaldırılmış sizin kalbinizden.. Reis Bey! Mühürlü kalbinizin açılmasını
@aydinmesut
14.11.15
kitap alıntısı
Ben diyorum ki her fert baş ucuna; "Suçlu benim, herkes suçsuz!" levhasını asmalıdır. Ben diyorum ki yegâne kurtuluşumuz herkesin herkesi affetmesindedir. Daha ötesi kanunların sorumluluğuna girer. Ama görüyorum ki anlatamıyorum... Hissediyorum ama anlatamıyorum! Çocuk, "Ağlayabilseydiniz, anlayabilirdiniz..." dedi. Ağladıkça anlıyorum... Ağladıkça anlıyorum... Artık bütün mantık hesaplarımı kaybettim. hem de öylesine kaybettim ki; Amerika'da bir cinayet işlense de, Dünya çapında bir ses sorsa; "Katil kim?", "Benim!" diye haykırabilirim! Soğuk kış geceleri, köprü altında yatan çıplakların vebali benim boynumda, gömleğimin yakasında... İsterse çareme adli tıp baksın fakat bir hastaneye girsem de kan kanseri çeken hastalar görsem acaba onları bu hale ben mi getirdim? diye düşünüyorum.
Ben ne yaptım? Uykuda, baygınlıkta, annemin karnında, babamın kanında hangi cinayeti işledim?
TC Betül Fırat ' in kaleminden #SiyahŞapkalıAdam adlı eserini #okudumbitti
Nefes nefese , heyecan, aksiyon dolu olsa da psikolojik günü de ağır basan bir özellik taşıyor. Özellikle yetiştirme yurdunda yetişen çocukların yaşadıklarını hayat boyunca izlerini taşıdıklarını bu eserde de görmüş oluyoruz. Dostlukların, aşkın , sevgi