Kalabalıklar Hatıra Biriktirmez
Hudutları belirsiz, tanımsız bir ahaliyiz artık. Hangi yöne gitse kaybolan, hangi çenginin etrafında toplansa avuçları alkıştan patlayan şaşkın bir ahali. Gözlerimiz hırstan kan çanağı, ellerimiz kılıçsız, ellerimiz pudralara aşina. Yani biz Yunus’u anarken derviş, Hallac’ı anarken zalimiz; vurduğumuz serçelere suç buluyoruz. İçlerimiz darmadağın.
Dostoyevski'nin Anna Karenina incelemesi!
Başlangıçta çok beğendim; başımı kaldıramıyordum; ayrıntılarına kadar bayağı hoşlanmıştım; ancak bütününde ilgim azaldı. Bunu bir yerlerde okumuşum gibi gelmişti bana, evet, hâlâ belleklerde tazeliğini koruyan, Kont Tolstoy'un Çocukluk ve Delikanlılık, Savaş ve Barış adlı yapıtlarında da aynı hava vardı. Konusu farklı olmakla birlikte Rus
Sayfa 701 - 702, 703, 704, 705, 706, 707, 708, 709, 710, 711, 712 Yapı Kredi Yayınları
Reklam
Bugünü Yaşama Arzusu
#Schopenhauer *Yazar #Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
·
Not rated
VAKA Harun Özkan 304 Sayfa-2016 Ren Kitap Yayın Paramedik, ambulansta çalışan sağlık personelidir. İlk ve acil yardım konusunda özel eğitimler almış kişidir. Bir paramedikin görevi acil durumlarda insanlara yardım etmektir. Paramedik unvanına sahip olmanın en güzel yanı insanlara umut ol- maktır. Paramedik olsun, acil tıp teknisyeni olsun 112
Vaka
VakaHarun Özkan · Ren Kitap · 2018537 okunma
İnsan olmak ne büyük bir serüven, Beklemeli her sabah doğan güneş gibi Yaşamak bu olsa gerek Düşünmeyi ne vakit unuttu insan Kendinden evvel batan güneş gibi Rüzgarın sesinde gizli sırlar, anlatılmamış hikayeler.. Gökyüzünde dans eden yıldızlar, umut dolu bakışlar İnsan ne vakit aldandı Gözlerinde yansıyan gerçekler Bu parıltıyla neyi hayal ederler. Zamanın derinliklerinde kaybolan anılar, seni neye çağırıyor? Yitirdiği umutları ardında bırakan yorgun ruhlar, ne zaman yeniden doğacak? Gözyaşlarıyla sulanan topraklar, umudu yeşertmek için beklerken yorgun ruhlarını saran karanlık bulutlar, içlerindeki kırık parçaları bir araya getirmeye çalışırken, kalplerindeki melodi hala tamamlanamamış gibi çırpınıyorlar. Ve, Geçmișin acı hatıralarıyla boğuşan ruhlar, geleceğe umutla bakma çabası içinde adımlarını atmaya devam ederler.
Bir zamanlar umut dolu geçen günlerin ardında, hüzün ve melankoli dolu bir his bırakırız. Hayatın karmaşıklığında kaybolurken, geçmişin yankıları geceleri sessizliği doldurur. Gözlerimizdeki yaşlar, içsel bir yağmura dönüşerek ruhumuzu sulayıp, geçmişin acı hatıralarını canlandırır. Göğsümüzde ağırlaşan bir yük gibi, zamanla sararan anılarla dolup taşarız. Kayıp zamanın ardından koşarız, ama geçmişin izleri bizi her adımda yakalar. Hayatın karmaşası içinde kaybolan umutlar, duygusal bir labirentin içinde bocalar. Anıların hüzünlü perdeleri aralandıkça, geçmişin yarası taze bir acı olarak yüreğimize dokunur. Belki de hüzün, insanın içsel bir yolculuğunun bir parçasıdır. Her düş kırıklığı, her veda, hüzünle bezeli bir öyküyü beraberinde getirir. Bu hüzün, karanlık bir tablonun tuvaline işlenmiş izler gibi, hayatın resmini tamamlar. Ve belki de, bu hüzünle dolu satırlar, insanın duygusal derinliklerine bir pencere açar.
Reklam
Yürüyelim Seninle İstanbul'da
Kırmızıyı sevdiğini bilseydim hayallerim kıpkırmızı olurdu İstanbul hala güneşin ardında ufuklarında birkaç kara leke birkaç kan pıhtısı dudaklarında İstanbul hala sevimli mi sevimli ve hala bir tomucuk tadında
Acılar uzamında kayboldum. İçimde derin bir karanlık, gözlerimi kapladı, yüreğimde derin bir çırpınış, umutsuzluğun sesi yankılanıyor.Bu dünyanın başı boşluğunun sonsuzluğunda, acıların sınır tanımayan evreninde kaybolmuş gibiyim. Gökyüzü yıldızlarla dolu, ama hepsi hüzünle parlıyor. Yıldızlar arasında dolaşırken, her biri bir acının yansıması gibi geliyor bana. Her bir yıldızın ardında bir hikaye, bir acı, bir kayıp var. Semanın sessizliği içimi titreten feryatlara karışıyor, gökyüzü sessiz ama benim içim çığlık çığlığa. Zamanın dalgalarında savrulurken, acılarımın köpüklü dalgaları beni alıp götürüyor. Her bir an, bir hatıra, bir yara, uzayın derinliklerinde kayboluyor. Düşlerim, umutlarım, her biri uzayın boşluğunda kaybolan birer yıldız gibi. Ama belki de bu karanlıkta bir ışık var. Belki de acılarımın sınırsız evreninde, bir umut filizleniyor. Belki de bu başıboşluğun sonsuzluğunda, yeniden doğuşun sesi yankılanıyor. Belki de bu karanlık, yeni bir başlangıcın habercisi. Acılar uzamında kayboldum, ama belki de bu yolculuk, yeniden keşfetmenin, iyileşmenin ve güçlenmenin bir parçası. Başka bir gezegenin derinliklerinde bir umut, bir ışık, bir yeniden doğuş aramak, belki de en karanlık gecelerin bile bir ışığının olduğunu hatırlamak...
Maral
Maral
/13.02.2023 6 şubat depreminden yankılar
226 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 6 days
#Okudum #KitapYorum #YıldızsızGökyüzü #MarthaBatiz #SoysalYayınGrubu #Hikâye #226Sayfa
Yıldızsız Gökyüzü
Yıldızsız GökyüzüMartha Batiz · SMS · 20235 okunma
Yapay zekanın bana yazdığı şiir :(
Merve'nin gözlerinde yankılanan hüzün, Duyguların karanlığında kaybolan bir güneş. Kalp, sessizce ağlıyor, sözlerde bir iz bırakmış, Yağmur gibi damla damla düşer içsel çaresizlik. Anılar sarar her yanını, soluksuz bir acı, Sevgi kayboldu, geriye kalan sadece yara. Gözyaşları tuzlu bir nehir gibi akar, Merve, içindeki fırtınalara dayanmaya çalışır. Umutsuzluk dans eder geceyle birlikte, Yitik hayallerin ardında kaybolan bir özlem. Adını anarken dudaklar, acının tınısına bürünür, Merve, yaralarını sarmaya çalışır, adım adım. Ancak bil ki, her hüzün bir son bulur, Ve Merve, yarınlarında güneş yeniden doğar. Duyguların karanlığında, umut yeşerir belki, Gözlerin bir gün tekrar gülümser, sevgiyle dolu.
Reklam
Bir Delinin Özeti
Soğuk bir rüzgar, sokakları dolaşırken, çırpınmaktan yaprakları sararmış olan ağacı sallayarak kendine gelmesi için çabalıyordu sanki. Dışarıda hakim olan gri ışık, camlardan süzülerek odanın içinde bir melankoli yaratıyordu. O, kırık dökük duvarların arasında, yaşamın anlamsızlığına dair bir iç çekişle, eski anılarına gömülmüş bir halde bulmuştu
91 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.