Bazen daha fazladır herşey, bi eşikten atlar insan. Yüzüne bakmak istemez yaşamın, o kadar azalmıştır anlam.O zaman hemen git radyoyu aç. Bi şarkı tut. Ya da bi kitap oku mutlaka...
İyi geliyor.
Ya da balkona çık bağır bağırabildiğin kadar. Zehir dışarı akmadan yürek yıkanmıyor. Ama fazla da üzülme, hayat bitiyor birgün... Ayrılıktan kaçılmıyor
Hem çok zor, hem de çok kısa bir macera ömür. Ömür imtihanla geçiyor
Ben bu yüzden hiç kimseden gidemem, gitmem
Unutamam acı tatlı ne varsa hazinemdir
Acının insana kattığı değeri bilirim, küsemem.
Savaş Hatıraları
Muharebeler sona ererken pek çok acı tatlı hatıra da geride kalmıştır. Enver Paşa’nın da Çanakkale muharebelerinden kendisine anı olarak kalan birkaç eşyası olmuştur. 18 Mart saldırıları sırasında Dardanos Bataryası’nı hedef alan toplardan birisi, özel işçilik kullanarak mektup açacağı haline getirilerek Müstahkem Mevki Komutanlığı adına Enver Paşa’ya armağan edilmiştir.
ne bulunur aranan
ne bulunduğu sanılır
arananın bulduğu
aradığını sanmadığıdır
çoğu zaman
insanı ürperten bir kaygı, huzursuzca sallanan ayaklar, ansızın gelen terleme, mide bulantısı.
yaşadığımı ancak öldüğümde anlayacağım. çocukların ve hayvanların bu kadar güzel olmalarının sebebini de.
ne istediğini, ne hissettiğini hatta ne düşündüğünü bilmemek de değildir kabahat. kabahat olan bilir gibi yapmaktır.
acı yiyelim tatlı konuşalım, çıkar hadi ağzındaki baklavayı. tavuk gelecek yerden kazı esirgeyelim şiddetsiz bir geçimsizlik yaşamak için. sonra da konuşalım, kelimelerin kıyafetsiz olduğu bir anda. sonra bakarsın biz de soyunuruz. indirimden ürün kovalarken bana da bir hayat alınmış derdim, oysa yahnisi iyi olan et pahalıymış.
neyse şimdi uykum var, bakarsın uyurum ama uyandığımda gece olur; hazzın huzursuzlukta olduğunu kabus görürken anlarım.
ne telaşına yetişilir ne hızına. otobüsü kaçırmayalım derken ömrü kaçırmasak ya.