Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hindistan’da 'Renklerin Ustası' anlamına gelen Ranga Guru adında bir ressam varmış. Bu ünlü ressamın bir öğrencisi eğitimini tamamlamış, son resmini yapıp hocası Ranga Guru’ya götürmüş ve resmini değerlendirmesini istemiş. Ranga Guru resme bakmış ve şöyle demiş: “Sen artık büyük bir ressamsın. Resmini halk değerlendirsin. Bu resmi al, şehrin kalabalık bir meydanına as. Yanına da bir kırmızı kalem ile şu yazıyı bırak: “Lütfen beğenmediğiniz yerlere çarpı koyunuz.” Öğrenci söyleneni yapmış ve birkaç gün sonra resme bakmaya gittiğinde görmüş ki, emeğini ve yüreğini ortaya koyarak yaptığı tablo, kırmızı çarpılarla doldurulmuş. Öğrenci buna çok üzülmüş. Tabloyu almış ve hocasına götürmüş. Ranga Guru, öğrencisine üzülmemesini söylemiş ve aynı resmi yeniden yapıp yanına da yağlı boya ve fırça ile birlikte şu yazıyı bırakmasını söylemiş: “Lütfen beğenmediğiniz yerleri düzeltiniz.” Öğrenci birkaç gün sonra gidip bakmış, tabloya kimse dokunmamış. Bu duruma çok sevinerek durumu hocasına anlatmış. Ranga Guru şöyle demiş: “Sen ilk seferde belki de hayatında hiç resim yapamayan insanlara fırsat verdin ve acımasız eleştiriler ile karşılaştın. Bu duruma çok üzüldün. İkinci sefer ise hataların düzeltilmesini istedin. Oysa kimse konuyu düzeltmeye cesaret edemedi. Çarpı koymak, beğenmemek, karalamak, kolaydır. İnsanoğlu başkalarında kusur aramada pek aceleci ve pek acımasızdır…”
Süheyil Aydın
Süheyil Aydın
📖Zor zamanların en büyük sınavı değer kavramlarının yer değiştirmesiyle belli olur. İşte bizde tam bu zamanları yaşıyoruz toplumca. En fazla kıymet görmesi gereken şey insanlık iken, insanlık, tabutuna konmuş, üzerine toprak atılmıştır. Diğer her şey insandan ve insanlıktan kıymetli hale gelmiştir (Tam aksi olması gerekirken). Oysa değerler insan için zor zamanların tek çıkış yoludur. İnsanoğlu bunu hiç kullanmasada, sonradan insan vahşetinin boyutuna yas tutup, nasıl bu kadar acımasız olduğumuzu bile anlamamaktayız. Siz siz olun insanlığın üzerine başka bir değer eklemeyin.
Reklam
Hayat acımasız olabilir ama insanoğlu daha acımasız.
Ne kadar çok şey istiyoruz bu hayattan,ne kadar büyük beklentiler içerisindeyiz,dünya 3 günlük herkesin taşıyabileceği yük belli iken niye fazlasını yüklemek ister ki insanlar, neden bu kadar acımasız oluyor insanoğlu, bi avuç çamurdan bi parça kaburga dan ibaretken ne bu kibir...
Sahip Olmak Yıkımdır
İnsan olarak gelişmişlik seviyemizi maddi gücümüzle ve sahip olduklarımızın çokluğuyla ölçmeye devam ettiğimiz sürece daha çok şeye sahip olmak adına daha çok savaşacağız ve yıkımlara sebep olacağız. Bilimsel verilere göre dünya yaklaşık 4.5 milyar yaşındadır. Yine bilimsel verilere göre ilk insansı varlık fosilleri 195.000 yıl öncesine aittir.
Tolstoy’un anlamsızlık bunalımı. “Bu hayat bana karşı düzenlenmiş aptalca bir oyundan ibaretti. Beni var eden bir varlığı kabul edemesem de, düşüncelerim şöyle gelişiyordu: birisi bana, beni dünyaya yollamakla, çok normal gözüken son derece derinliksiz, sığ bir şaka yapmıştı. İstemeden de olsa, bir yerlerde, beni bu hale sokan birinin bana
Reklam
Hindistan’da 'Renklerin Ustası' anlamına gelen Ranga Guru adında bir ressam varmış. Bu ünlü ressamın bir öğrencisi eğitimini tamamlamış, son resmini yapıp hocası Ranga Guru’ya götürmüş ve resmini değerlendirmesini istemiş. Ranga Guru resme bakmış ve şöyle demiş: “Sen artık büyük bir ressamsın. Resmini halk değerlendirsin. Bu resmi al, şehrin kalabalık bir meydanına as. Yanına da bir kırmızı kalem ile şu yazıyı bırak: “Lütfen beğenmediğiniz yerlere çarpı koyunuz.” Öğrenci söyleneni yapmış ve birkaç gün sonra resme bakmaya gittiğinde görmüş ki, emeğini ve yüreğini ortaya koyarak yaptığı tablo, kırmızı çarpılarla doldurulmuş. Öğrenci buna çok üzülmüş. Tabloyu almış ve hocasına götürmüş. Ranga Guru, öğrencisine üzülmemesini söylemiş ve aynı resmi yeniden yapıp yanına da yağlı boya ve fırça ile birlikte şu yazıyı bırakmasını söylemiş: “Lütfen beğenmediğiniz yerleri düzeltiniz.” Öğrenci birkaç gün sonra gidip bakmış, tabloya kimse dokunmamış. Bu duruma çok sevinerek durumu hocasına anlatmış. Ranga Guru şöyle demiş: “Sen ilk seferde belki de hayatında hiç resim yapamayan insanlara fırsat verdin ve acımasız eleştiriler ile karşılaştın. Bu duruma çok üzüldün. İkinci sefer ise hataların düzeltilmesini istedin. Oysa kimse konuyu düzeltmeye cesaret edemedi. Çarpı koymak, beğenmemek, karalamak, kolaydır. İnsanoğlu başkalarında kusur aramada pek aceleci ve pek acımasızdır…”
-İnsanoğlu çok acımasız. Duyarsız bir yaratık ve kör. -Evet,öyle.Güzellikleri görmekten aciz... Yerdeki Yıldızlar(Her Çoçuk Özeldir)🎬
Şimdilerde kaleme yeltenemiyor bileğim. Cam kesiği bir yaradan satirlar dolusu murekebi tüketemiyorum gönlümce Ama yine de yazmak istiyorum çünkü; Yazdikça huzur buluyorum, yazdıkça iyi hissediyorum ve yazdiğim müddetçe karanlik dünya aydınlanıyor, çiçekler açiyor, güvercinler uçuyordu yüreğimde. mutluluk akıyor zİhnimdn ve zihnimde her zaman
İnsanlar ne güneşi sever ne yağmuru, ne sıcağı sever ne soğuğu, bu acımasız insanoğlu hiçbir şeyi sevmez, beğenmez lakin bir gün o histen mahrum kalırsa anlar o hissin ne kadar güzel olduğunu. Yazdayken Kışı, kıştayken yazı özlerler. Kıymetini bilmedikleri şeyleri bir gün birer birer kaybettiklerinde anlayacaklar bu güzel nimetleri, fakat her şey için çok geç olacak.
198 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.