Ve gülleri seyrettiği geceler öyle huzurla yumardım ki gözlerimi; bu acizlik, bu korku büyüdükçe daha çok içime burkardı. Sonra giderek azılırdi öfkem. Artık güllere kızmaz, onlara kırılmazdım. Anlardım ki onlar da annem,kardeşim ve ben gibi masumdu. Biz o evde hiç çiçek açmamıştık , varsın güller açsındı... Sesiz bir kabulleniş başlardı içimde.
Sayfa 20Kitabı okuyor
Bence insanın en belirgin vasfı acizliği. Çaresizliği... Ki bu yüzden erenler, insanın hakikate varabilmesi için bu âcizliği ile yüzleşmesi gerektiğini vurgularlar. Hatta Bâyezid-i Bistâmî hazretlerinin konuyla ilgili bir kıssası var. Bir defasında şeyhin kalbine şöyle bir ilham gelir: "Ey Bâyezid! Hazinelerim, başkaları tarafından yapılan ibadetlerle ve güzel hizmetlerle doludur. Sen bize öyle bir şeyle gel ki, o bizde olmasın." Bâyezid-i Bistâmî hazretleri şaşırıp, "Yâ Rabbi! Hazinende bulunmayan şey nedir?" dediğinde kalbine şu cevabî ilham gelir: "Acizlik, zavallılık, çaresizlik, zillet ve ihtiyaç." İnsanın kuvvetsizliği kuvveti haline gelebiliyor.
"Kitlenin büyüklüğü arttıkça daha da güçlenen cezasız kalmanın kesinliği ve kalabalık olmaktan kaynaklanan anlık güç, tek başına bir birey için imkansız olan duygu ve davranışları topluluklar için mümkün kılar. Aptal, cahil ve kıskanç bireyler kitlelerin içindeyken ACİZLİK duygularından kurtulur ve bunun yerini HOYRAT, gelip geçici ama muazzam bir GÜÇ alır... "
Sayfa 45
Kitlelerin Kişisel Özellikleri...
"Kitlelerin dürüstlük, öfke, akıl yürütmekten acizlik, eleştirel aklın muhakemesinden yoksunluk, abartılı duygular ve daha başka hususi özelliklerden birçoğu, vahşiler ve çocuklar gibi evrimin daha alt biçimlerine mensup varlıklarda da gözlemlenebilir..."
Sayfa 31
Aşktan kaçanlar
Sadece amacı üstünlük olan: “Asla zayıf olmamalıyım, kendimi asla salıvermemeliyim.” diyen insan sevgideki karşılıklı bağımlı olma duygusundan kaçınmaya çalışacaktır. Böyle insanlar, kendilerini sevgiden uzak durmak üzere yetiştirirler ve ona karşı kötü hazırlanmışlardır. Onların kendilerini âşık olabilme ihtimali içinde gördüklerinde durumlarını komediye çevirdikleri sıkça görülmüştür. Düşüncelerine göre âşık olabilecekleri yani kendileri için tehdit oluşturan kişiyle alay eder, ona şakalar yapar ve onu kızdırırlar. Böylelikle acizlik duygularından kurtulmaya çalışırlar.
Sayfa 76Kitabı okuyor
...her birimiz olanaklarımızla belirlenmiş bir seviyeye ulaşırız ve o andan itibaren gelişme durur. Yaşlılık, değişime karşı acizlik demektir. Yolumuzda duraklarız. Bu, bazılarında ömrünün yarısında olur, bazısında okulu bitirir bitirmez. Ancak bazılarında, ki bu çok nadirdir, gelişme yaşlılığın geç evrelerine, hatta ölüme kadar sürer...
Sayfa 75 - Timaş Yayınları
Bismillah ;acizlik ve zayıflığından insanı kurtaran ilahi kudretin ona yoldaş olmasını sağlayan ilahi şifredir.
"Güya bir canavarın kanlar içinde ciğerine dalmış pençesi altında yırtılıyor, boğuluyor, eziliyor gibiydi. Kurtulmak için ne kadar çalışsa her an kuvvetinin damla damla çekildiğini, dağıldığını ve ezildiğini görmekten hâsıl olan âcizlik ve güçsüzlük içinde gibiydi."
Kişi kendi nefsindeki kusuru bildiği halde, kendisini bırakıp da başkasını kötülemekten utanmalıdır. Başkasının içine düşüp de kurtulamadığı âcizlik, kendi içine dü şüp de kurtulamadığı acizlik gibidir, diye düşünmelidir.
Başkasının gıyabında yapılan ayıplama, onun filleri ve iradesiyle yaptıkları hakkında ise, anlatıldığı gibi mahzurları vardır. Şayet yaratılışıyla ilgili konuda ise o zaman, bedeni ayıplamak, onu yaratanı ayıplamak olur, çünkü bir sanatı kötüleyen, onu yapan sanatkârı da kōtülemiş olur.
Mutluluğu bomboş bir hafızada aramak acizlik, bundan haz duymak ise deliliktir.
