Sonra günler geçti, aylar geçti, yıllar birbirini kovaladı.
Sanrılarım çoğaldı, bir hayali soludum ciğerlerime. Anlatamıyorum kelimeleri koyamıyorum yerli yerine.
Lügatımı aciz bırakan gülüşlerinden arda kalan bir yıkım bende ki bu sancı. Kafamın içi kazan gibi,
Sanki kırk tane usta çekiç vuruyor Ve kırk'ı da birbirini duymuyor.
Bilmiyorum, hiç bilmiyorum.