"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
Dili çok güzel, sade ve akıcı. Altı çizilecek ve alıntı yapılabilecek yığınla satır dolu bir kitap. Şahsen ben okumaktan büyük keyif aldım, yaşamın her alanından izler buldum. Hiç bitmesin istediğim “Bir Delinin Senfonik Dokundurmaları” isimli şiirini aşağıya alıyorum.
-Sevgi,
Kilidi olmayan tek hazinedir.-
-Sevgisiz kalp ışık girmeyen mabet
Dikkat bu kitap,bir adalet Manifestosudur!
Yaklaşık 124 yıl öncesinin hayaletidir! Vicdanınızı rahatsız etmek için yazılmıştır ve vicdanınız sızlamalıdır evet. Yüzbaşı Dreyfus için bütün insanlığın vicdanı sızlamalıdır.
Emile Zola “Gerçek yürüyor ve onu hiç bir şey durduramayacak! “ sözleriyle kitaba güzel bir girizgah yapıyor. 15 Eylül 1894
Bu kitap, kadim uygarlıkların tarihi hakkında yeni bilgiler içermiyor. Ya da İslam öncesi Arap yarım adasında yaşayan halkların kültürleri hakkında yeni bir teori de ortaya koymuyor. Ayrıca Konstantinopolis'i kim aldı ve adı da hangi tarihte İstanbul olarak değişti şeklinde araştırma ve inceleme konularını da içermiyor. Kısacası bu kitap, geçmişe
*_Düşünce_
_Buda: Her şey düşüncedir. Ne düşünüyorsak o oluruz. Bize düşüncelerimiz şekil verir. Hepimiz düşüncelerimizden doğarız. Bu dünyayı yaratan, zihnimizdir. Bu dünyayı bir hava kabarcığı, bir serap gibi düşün. Dünyayı böyle gören kişiyi ölüm görmez. Biz, içselliğimizin meyvesiyiz. İçimizde ne varsa biz oyuz. Bizi biz yapan zihnimizdir.