Nurullah Ataç, yolda yürürken beyitler okurdu kendi kendine; sevdiği, seçtiği Divan beyitlerini yazmıştı bir deftere, "O koca koca divanlarda güzel beyit azdır, ama aramaya değer" derdi. Sonra ben de öyle bir defter tutmaya kalktım, ama sürdüremedim, bıraktım gitti. O şiir, Divan şiiri, gittikçe unutuluyor, genç ozanlarımız onun tadını
Raymalı-aga kendi zamanında çok tanınmış bir cırav (yırcı), bir ozan idi. Daha küçük yaşta ün kazanmıştı. Tanrı vergisi bir yetenek ve kişiliğinin üç güzel özelliği sayesinde bozkırın en ünlü yırcısı, âşık ozanı olmuştu: Güftesini kendi yazar, bestesini kendi yapar ve güzel sesiyle bunları hem çalar, hem söylerdi. Dinleyenler ona hayran
ötüken yayınevi
Reklam
Cemil Meriç, Türk insanına, Türk düşüncesine verebileceğinin hepsini verebildi mi? Hem evet, hem hayır. Evet, çünkü 38 yaşından itibaren gözleri görmeyen bir insandır 0. Okuması yazması mümkün değildir tek başına. Okunanları aklında tutması, ayıklaması, belli sentezlere varması, bunları yazdırması, yazdırdıklarından makaleler yapması, o makaleleri kitaplaştırması... nasıl güçlü bir hafızaya, nasıl kuvvetli bir iradeye, çalışma, öğrenme ve öğretme azmine dayanır söylemeye gerek var mı? Bu şartlar altında yapabileceğinin azamisini yapmış bir insandır Cemil Meriç. Verebileceğinin hepsini tabii ki verememiştir, çünkü, en değerli fikir arkadaşını, en algılayıcı uzvunu, gözlerini kaybetmiştir. Eğer bu felaket Cemil Meriç'i bulmasıydı, inanıyoruz ki, o, verdiklerinin kat kat fazlasını verecek, fikir adamlığının yanı sıra, belki bir aksiyon adamı da olacak, fikirlerini kalemiyle savunduğu kadar, siyasî tercih ve davranışlarıyla da savunacak, kafalardaki mefhumlar keşmekeşini aydınlatmakla kalmayacak, siyaset planında da ortaya çıkan düşünce, davranış ve karar karmaşıklığına kendi çapında bir son vermeyi deneyecekti.
Bu hükümet (Anasol-DC) bağımsız ve özgür bir hükümet değildi. 12 Mart sonrasında kurulan Erim Hükümeti ne kadar bağımsızsa bu hükümet de o kadar bağımsızdı. Erim Hükümeti, muhtırada yazılan talimatlar doğrultusunda icraat yapmıştı. Yamalı bohça niteliğindeki Yılmaz Hükümeti de 28 Şubat'ın dayattığı 18 maddelik talimat doğrultusunda icraat
Sayfa 246Kitabı okudu
TERÖR PLANLANIYOR Rusya istila edilirken hiçbir sınır tanınmayacaktı. Hitler, general­lerinin bu gerçeği çok açık olarak anlamalarını istiyordu. Üç silahlı kuvvet başkanlarını ve kıtada bulunan bellibaşlı komutanları daha 1941 Mart'ının başında bir toplantıya çağırmış ve bu seferin kanununu koymuştu. İşte Halder'in toplantıda aldığı
Artık Türk Marşı Çalınmalıdır. Parola: Ben Bir Türk'üm
Bu sürgünlerin hali ve haykırışları beni çok müteessir etti. Bunlarla Osmanlı milleti diye kendimizi aldatmada mana yoktur. Onlar Bulgar, Rum, Sırp, Ulah... Ve büyük kısımları da ayrılmış, müstakil. Geriye ne kalıyor? Arap mı? Sınıf arkadaşlarımın hepsi Türklere her gün lanet yağdırıyor ve Arap istiklâl fikrini besliyorlardı. Arnavutlar mı?
Reklam
22 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.