Sosyal medyada takip ettiğim sahaf sayfasında kitabın ismini görür görmez almak istedim. “Hakikat Arayışı.” Okurken keşke daha önce okusaydım dediğim bir kitap oldu. Belki de kendim adına içinde bulunduğum dönemde tam zamanında okudum, bilemiyorum. Öğrendiğimiz çoğu şey sosyal öğrenme yoluyla anne babamızın, çevremizin öğretisi şeklinde gerçekleşiyor. İmam Gazali de bunu şu şekilde açıklamış:”...Çünkü Hristiyanların çocuklarının yalnız Hristiyanlık üzere, Yahudilerin çocuklarının sadece Yahudiliğe göre Müslümanların çocuklarının da İslam üzere yetiştiklerini gördüm.” Ve kendisi bu taklit bağından farklı olarak sorgulama içinde muhteşem bir zihin serüveniyle hakikati arayış yolunu anlatıyor bu otobiyografisinde. “Her şeyin hakikatini iyice anlamaya karşı susuzluğum çocukluk ve gençlik çağımdan beri benim alışkanlığım ve adetimdi.” diyor. Kitabı okuyup bitirdiğimde şunu söyledim kendi kendime:” İşte insan önemli bir konuda bir şeye inanacaksa da böyle bir yoldan mutlaka geçmeli.” Öyle bilgin bir insanın seviyesine ulaşmak zor olsa da sorgulamanın ne derece önemli ve bunun sonucunda ulaşılan bilginin ne derece kıymetli olduğunu tekrar hatırlattı bana bu kitap.
İmam Gazali’nin daha önce hiçbir kitabını okumamıştım. Tarihten kısıtlı bir bilgiye sahiptim onun hakkında. Bu kitap vesilesiyle kendisiyle tanıştım ve bu tanışıklık daha çok uzun sürecek biliyorum ki.
Mutlaka okunması gerektiğini düşündüğüm bir kitap, tavsiye ederim. :)