26.12.1990 doğumlu. Üç evrenin yaratıcısı. Ateist. Antimilitarist. Schumpeterci.
Kitaplarım:
1. Dördüncü Günün Melaneti - Şaman Öyküleri 2020
2. Güneş Tohumu serisi - 2024
3. Su Altı Sirki ve Kar Perisi - Yakında
Çok küçük yaşlarda yetim kalmak büyük yaşta ölümlere şahit olmaktan bir bakıma daha iyidir. İnsan anne ve babasını ne kadar az hatırlarsa o kadar az canı acır.
Sayfa 355 - Güneş Tohumu II - Gecenin ElleriKitabı okudu
Belenağaç halkı hastalığa alışmış gibi görünüyordu. Belki olayın üzerinden çok uzun zaman geçmiş olmasındandı belki de hâlâ kente sıçramamış olması insanları gevşetmişti. Belki de insan en beter şeye bile zamanla alışıyordu.
Onu izledim. Gözlerim benden bağımsız hareket ediyormuşçasına Aslı'ya takılı kaldı. Âşık olmuştum. Hem de deliler gibi ama korkuyordum. Nedenini bilmediğim bir dürtü içimde beni kemiriyordu.
"Ara sıra gelen ağlama isteği her gece oturur oldu içine. Çok ağladı; yaraların acısından, anasının acısından, terk edilmişliğin acısından ağladı. Birkaç seferden sonra artık ağlamaktan bile utanmaz olmuştu. Zira bütün o hıncını, ezilmişliğini içinden söküp atıyordu ağlamak. Kim bilir kurt kuş bile acımıştır bu haline. Bazı geceler bir çift baykuşun, kumrunun ona hüzünle eşlik ettiğini duyuyor, bazen kurtların uluyuşunu ağıt gibi işitiyordu."
Sayfa 138 - Aynı Dördüncü Günün Melaneti adlı öyküdenKitabı okudu
Aksu çayının iyesi, ruh verdiğinin malzemesinden sıyrılıp dilediği bir ete büründü. Kamdan iki defa daha uzun, dört defa daha ağır bir varlık şeklini aldı. Kendisi için yarattığı kolları kamın silahından bin defa daha keskin ve vücudu kadar uzundu. Gözleri gökte süzülen ay kadar yuvarlak, parlak; ancak kıpkızıldı. Ağzını güneşten ilhamla oluşturmuştu. Çayın binlerce yıl döverek aşındırdığı kayalar gibi sert vücudu çevik, acımasız ve korkutucuydu.