Canavarlarla boğuşanın dikkat etmesi gereken şey bu süreçte kendisinin de canavarlaşmamasıdır. Derinliğe uzun süre bakarsanız derinlik de size bakmaya başlar.
Direkt konuya giriyorum açıkçası pek beğenmedim. Kitap akıcılıktan oldukça uzaktı. Konu gayet ilginç karakterler arası kimya gayet güzel gel gör ki iki sıkıntı var 1. Olay aynı yerde dönüp dönüp duruyor evet bir yandan bir şeyler ilerliyor ama gerçekten olan olayları toplasan 100 sayfa anca eder kitap 500 sayfa. 2. Betimlemeler belli bir yerden sonra çok sıktı kendi kendime dedim ki “anladım canım benim, adamın okyanusun derinliklerinden toplanmış yosunlarla harmanlanıp ılık suya yatırılmış mavi gözleri var vallahi anladım billahi anladım” genel olarak sadece görülen şeyler betimlense bu kadar sorun değil aynı insanların aynı özellikleri her seferinde bi daha bi daha anlatılmış durmuş. Olayların da karakterlerin de bu kadar çok ve aynı şekilde betimlenmesini beğenmedim. Ayrıca insanlar genelde “bu uzun bir serinin ilk kitabı ne bekliyorsunuz ki” demiş. Şimdiye kadar onlarca uzun seri okudum hepsinin de ilk kitabı gayet akıcı ve olaylıydı. Sırf seri uzun olacak diye akıcılıktan uzak ve az olayın çevirilip çevirilip tekrar anlatılmasını barındırmak zorunda değil. Evet ilk kitabın böyle olmasının nedeni seriyi uzatmak istemesi olabilir ama bu nedenin varlığı kitabın bu kusurunu örtemez.
İçi̇nde Bi̇r SenBinnur Nigiz · Dokuz Yayınları · 20203,369 okunma