Köylüler jandarmaların elinden zar ağlıyorlardı. Memedin takibine çıkan candarmalar kesin emir almışlardı. "ince memedi diri, ölü mutlak getireceksiniz. Yoksa!.." Yoksasında vardı. Böyle emir alanlar hangi dağ Köyü'ne girmişlerse orasını bir ana baba gününe döndürüyorlardı. Sopadan geçirmedikleri kimse kalmıyordu. Çoluk çocuk tüm dağ köylülerinden ah vah geliyordu. Amansız. Kimse ince Memedin yerini bilmiyordu. Kimse onu aramaya çıkmıyordu. Yol gösterenler de yanlış yol gösteriyorlardı. Memedin suçsuz kızı hapisten kurtarışı dağ köylüklerinde, Değirmenoluk'ta destan üstüne destan olmuştu. Herkes işini gücünü bırakmış, her yerde İnce Memed lafı... Hatice'nin jandarmaların elinden alınışı Üstüne bir günde belki on tane türkü çıkarılmıştı...
Sayfa 390Kitabı okudu
Zulme karşı koymamak zalime ortak olmaktır.
Sayfa 170Kitabı okudu
Reklam
Bir ağaç bin damardır, damarlarının dokuz yüz doksan dokuzu yeraltında, ancak bir tanesi dışardadır. İnsanoğlu da böyledir.
âh..
Ne hatır biliyorsunuz, ne gönül! Ne insanlık biliyorsunuz, ne kardeşlik!"
Paşaya da çok kızıyordu. "Aaah, ah! Paşa," diyordu. "Bu ne biçim anlayıştır. İnsan da kendisini bu kadar vatana millete verir mi? İnsan da bu kadar idealist olur mu?"
Sayfa 185Kitabı okudu
Bu dünyada her canlının bir huyu vardır, insanın da yüz bin huyu vardır.
Reklam
Bu insanoğluna bir var, çöpünü, sineğini güvenemezsin, bir var, canını kaldır at önlerine, canı gibi korur.
o kadar haklinsin ki
"Ne hatır biliyorsunuz, ne gönül! Ne insanlık biliyorsunuz, ne kardeşlik!"
256 öğeden 161 ile 170 arasındakiler gösteriliyor.