Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
canım kadınlar…
Ah Minenur, ülkemizde sadece dul kadın olmak mı zor? Ülkemizde çocuk olmak zor, genç kız olmak zor, yalnız kadın olmak zor, anne olmak zor, doğurmamış kadın olmak zor, çalışan kadın olmak zor, çalışmayan kadın olmak zor... Kısacası kadınlığın her hali zor. Ve kadınlar ne kadar güçlü varlıklar ki bütün bu güçlüklerin üstesinden gelebiliyorlar. Bir de bu gücün farkına varabilsek...
EFELYA'dan... ........ Elif, Ferhat'ı daha yakından tanımak için, çocukluğuna dair hatıralarını anlatmasını istedi ondan; sonra sesine bir avuç fesleğen katıp: “Dur, önce anneni anlat, çok merak ediyorum, yaşıyor değil mi?” “Yaşıyor değil mi?” cümlesiyle Ferhat birdenbire dağılmıştı. “Hayır, yaşamıyor; çocukken kaybettim
Reklam
SÜT Senelerden beri yapmadığım şeyi yaptım: Süt içtim. Dükkânın içinde su buharı, süt kokusu, insanı ağlatıp uyutacak, kırk sene evvelki bir beşik hatırasına kadar sürüklüyordu... Evet, senelerden beri ne erken uyanmış, ne de süt içmiştim. İşe sütle başlıyorduk. Ne haristi parmaklarımız anamızın göğsünde. O ne dişsiz bir canavar ağzı idi
ÇATIŞMA Çürümeden çok önce, galiba kokuşmadan da evvel, ölümle dirim arasında geçen kavganın sonundaki boşlukta; birtakım ecza şişelerinin küçüklü büyüklü, sıra sıra dizildikleri, ağızlarını açıp bekleştikleri zamanı; ötekisi ile; sıcacık bir oda ve bir sepet içinde kokmaya, bir kurt yüzünden bozulmaya, delirmeye, canlanmaya hazırlandıkları zaman
Ah Nemecsek, canım çocuk...
Evet, Pal Sokağı'nın bir zamanlar ki neşeli neferi, şimdiki rütbesiyle hüzünlü yüzbaşısı, çok değişmişti. Zayıflamıştı, saçları uzamıştı, gözlerinin altı kararmıştı.
Sayfa 209Kitabı okudu
Ah Mehmet Taşçı, canım Mehmet Taşçı. (3)
Onun sezinlediği dünyada barınmak güç ister. Barınırdı da... Bir çocuk gibi şaşarak ve korktuğu her şeyi hemen unutarak...
Sayfa 146 - Nevin anlatıyor.
Reklam
" 'Sahiden uçuyor mu', diye sorardı kurnaz çocuk, 'senin küçük bir kızken uçtuğun gibi mi?' 'Benim uçtuğum gibi mi? Biliyor musun Jane,bazen ben de soruyorum kendime sahiden uçtum mu diye... ' 'Evet, uçtun. ' 'Ah o uçabildiğim tatlı güzel günler! ' 'Şimdi niye uçamıyorsun anne? ' 'Çünkü büyüdüm canım.İnsanlar büyüdüklerinde bunu nasıl yaptıklarını unutuyorlar. ' 'Neden unutuyorlar ?' Çünkü neşelerini,masumiyetlerini kaybediyorlar ,kalpsiz olmayı bırakıyorlar .Sadece neşeliler, masumlar,kalpsizler uçabilir.' 'Neşeli, masum, kalpsiz ne demek? Keşke ben de neşeli,masum, kalpsiz olsam. ' "
Sayfa 180 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
“Akran zorbalığı” ah canım cocuk geçmez uyuyunca
"Simdi küçük plastik bebek, izninle sana bir tokat atacagim. kizma nolur. Hem plastik oldugun için canın da acımaz. Herkes beni hırpalıyor ve ben kimseye diyemiyorum. Plastik de olmadığım için canim yaniyor. Ama bak, söz bir daha vurmayacağım. Bir kere vurup hepsinden herkesten her şeyden hıncımı alacağım. Bir şey olmaz korkma tamam mi, aglayinca bir de uyuyunca geçiyor.'”
Bedri Rahmi Eyüpoğlu / Türküler dolusu
Kirazın derisinin altında kiraz Narın içinde nar Benim yüreğimde boylu boyunca Memleketim var Canıma ciğerime dek işlemiş Canıma ciğerime Sapına kadar. Elma dalından uzağa düşmez
194 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.