Şair Deniz İnan’ın " Karşı evin annesi " isimli şiiri 2019 yılında Avrupa ’da en iyi Türk Şiiri ödülünü almıştır. KARŞI EVİN ANNESİ Sen iki ters bir düz kırgınlıklar örerken beş numara şişle Yumuşacık kakaolu kekler yapardı karşı evin annesi İmrenirdim Mutfağındaki eksik malzemeden bihaber Tepeleme dolu kızgınlıklar yüklerdim
Ahhh ANNE...! Geri gelsin 5 kardeş oturduğumuz sofralar.. Aynı tabak çanaktan yemelerimiz. Geri gelsin sen evde yokken evi temizleyip seni mutlu ettiğimiz günler.. Geri gelsin otuzlu yaşların.. Soba yakmanı özledim anne.. Biz yataktayken daha sobanın külünü boşaltırdın ya.. Nasıl da ses çıkarırdı.. Nasıl da kızardık sana.. Ama o zahmetin ardından
Reklam
Papatya& Yakamoz [9-13]
Papatya Yakamoz'un yazdıklarından çok etkilenmişti. Bu nasıl sevmek böyle, Yarabbi, diyordu kendi kendine. Normal bir insan hiç böylesine bir yorumlama yapabilir miydi? Hoş, Yakamoz'a bunları yazdıran yegane güç, yegane ilham kendisinin de belirttiği üzere Aşktı. Zaten öyle değil midir, şiirden en çok nefret edenlerimiz bir kere
Ah.. budur benim payıma düşen budur benim payıma düşen benim payıma düşen bir perde asılmasının benden aldığı gökyüzüdür benim payıma düşen, terk edilmiş merdivenlerden inmektir ve ulaşmaktır bir şeylere çürüyüşte ve gurbette benim payıma düşen anılar bahçesinde hüzünlü bir gezintidir... ¦ Füruğ Ferruhzad
Şen Bilim
Bu boğucu, iç karartia havanın, yaşamın avuntusu çiydir. Şair, kendinin ar- dındadır, kendine varamamanın, kendine yalan söylemek zo runda oluşunun acısıyla, kendinin, kendisiyle aradığı hakikatin ardındadır. Hakikatin ardında, onunla sevişmek, onunla evlen- mek için. Ulaşamayacağını bile bile arayan: Delidir şair. Işıltılı. parlak, renkli
Ulu orta...
seyrek gülüş sen ne güzel bir şeysin nazlanırsın ama bir gün gelirsin' düşen bir yaprağa bağladım hayatımı olsun artık diyorum ne olacaksa paralı asker miyim neyim ben ekleyip duruyorum sabahları akşama ve kendimi arıyorum meşgul çalıyor gerçi söylenmez böyle şeyler uluorta aşk diyor başka bir şey demiyor kalbim nasıl bir dostluk ki bu,hem
Reklam
Üç fidanı özlemle anıyoruz..
Yas mı tutmalıyım onurlu ölüme Halkın gözlerini dolduran çizgilere Umudu mu çağırmalıyım Ah gidiyor işte gidiyor göz göre göre Sıcak titreyişi varlığını hayata adamışların gidiyor Öfkenin haykırışları,yasalarıyla gidiyor kahredişin Zulmün ve iğrençliğin buyruklarıyla gidiyor Toprağa düşen bakımsız yapraklar gibi değil Azarlanmış çocukların kederiyle değil Doğuşun ve sevmenin feryadıyla gidiyor ölümü donatan arkadaşlarım Ah gidiyor işte gidiyor göz göre göre Durutarak gündüzleri geceleri Durutarak adanmışlığı, mertliği, yüceliği Damıtıp sevdalarına Neferi toprağa aşılamaya gidiyor arkadaşlarım
Uluorta
“Seyrek gülüş sen ne güzel bir şeysin Nazlanırsın ama bir gün gelirsin. Düşen bir yaprağa bağladım hayatımı Olsun artık diyorum ne olacaksa Paralı asker miyim, neyim ben Ekleyip duruyorum sabahları akşama, Kendimi arıyorum meşgul çalıyor Gerçi söylenmez böyle şeyler uluorta Aşk diyor başka bir şey demiyor kalbim Nasıl bir dostluk ki bu,hem
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.