"Tüm yazılmışlar arasında sevdiğim tek şey birilerinin kendi kanıyla yazdığıdır. Kanla yaz: Fark edeceksin ki kan ruhtur.'
-NİETZSCHE
Reis'e ait okuduğum 4. kitap oldu. Daha önce benim için şu ana kadar okuduğum en yalın kitabı olan ve içerisinde 638 aforizma bulunan
Bu kitapta da okurlar ikiye ayrılmış durumda... Beğenenler beğenmeyenlere karşı... Ben ise ortada hakem gibiyim. İki tarafa da haklısınız demek istiyorum çünkü öyle . Bir şey katıyor mu? Yok (gerçi bu kişiye göre değişkenlik gösterir)... Eğlenceli mi? Evet... Garip hisler besliyorum sana Holden... Fakat ben yine kelimelere takılmış durumdayım...
Merhaba, kitapla ilgili düşüncelerime başlamadan önce bunun bir İNCELEME DEĞİL ( çünkü bu yetkinlikte olduğumu düşünmüyorum ) kitaba dair hislerimi, düşüncelerimi açıklayacak bir yazı olduğunu belirtmek isterim. Çünkü inceleme bence daha başka bir kavram.
Kitabın ilk sayfasında kulelerden birinin karanlık bir köşesinde duvara kazınmış şu
Charles Bukowski.. Ben biraz kitaptan çok yazar hakkında yazacağım. Kitap hakkında söylenecek pek bir şey bulamadım açıkçası.
Bu adam bence okuması sakıncalı birisi. Hayattan nefret etmeyi promote ediyor insanlara. "Ne sakıncası var?" diyebilirsiniz, "böyle düşünüyorsan okuma" -aynen öyle yapmayı düşünüyorum zaten-
1- Kitap hakkında kısa düşüncelerim
2- Kitabın özeti
3 ve 4se kendimce karalamalarım, imkânınız varsa okuyun :)
1) Kitap uzun değil, Yazarın okuduğum ilk kitabı. Kitaba başlamadan hakkında bazı ilginç bilgiler görmüştüm. Tam iki haftada yazıldığı, yazıldığı dönemde intihar vakalarını arttırdığı, dolayısıyla yasaklandığı, Werther gibi
kitabı okurken martin eden ile robinsonu aynı adada hayal ettim ahahah şahane olurdu!
alışagelmiş yaşam standartlarını reddedip ailesine karşı çıkıp dünyaya açılan bir robinson ve başına gelenlerden oluşan bir kitap.
robinson dünyayı gezmek, denizlere açılmak hayaliyle evden kaçtı. daha sonra geçirdiği bir gemi kazasıyla ıssız bir adaya düştü,
Bizdeki "Çin malı işte..." ifadesindeki aşağılamanın yerini, saygıyla karışık yüceltmenin almasını sağlayabilecek bir kitap...
Orijinal, çakma, kopya kavramlarının kültürel kodlara bağlı olarak Batı ve Uzakdoğu'da nasıl anlaşıldığı, kısa ve öz ifadelerle anlatılmakta. Taklidin, Batı'da özgünlüğün zıddı olarak anlaşılmasının, Doğu'da ise
İNANILMAZZZ
Kitabın sonunda resmen şok geçirdim diyebilirim.
Kitabın konusuna birazcık değinirsem kitapta önemli 3 karakter var Selim, Kenan ve Nihat bunlar çocukluktan beridir çok iyi arkadaşlar ve olay bu 3 karakterin ekseninde dönüyor kitabı Selimin ağzıyla okuyoruz.
Merak, heyecan, korku bu kitapta ne ararsan var aslında bir cinayet romanı