Merhaba... Beşir Ayvazoğlu' nun Ahmet Haşim' in hayatını anlattığı, anlatırken yer yer şairin yakın arkadaşlarının da şair hakkında dile getirdiği --- ki yakın arkadaşları hepimizin bildiği şairler başta gelmektedir. --- yazılardan oluşmaktadır. Anlatım sadeliği ön planda olup , yazarın şairimizin hayatına nüfus etmemizi sağlarken sıkmayacak bir anlatıma başvurduğunu da belirtmek gerekir. Ahmet Haşim'in çocukluğundan başlayıp, yer yer şiirleri ve de diğer eserleri hakkında bilgiler bulabileceğimiz, hakkında yazılmış yazılar ile örneklerle şairin iç dünyasında kendimizi bulabileceğimiz bir eser.
Kısacası Ahmet Haşim hakkında bilgi sahibi olmak veyahut şairimizin küçüklükten başlayıp ölüm yatağına kadarki hayatı, eserleri, yakın çevresi, yazıları vb. birçok konuda bilgi sahibi olabileceğimiz, severek okuyacağınız çok güzel bir eser...
Ahh Ahmet Haşim Ahhhh! Ne kadar kırılgan, yumuşak kalpli, içi hüzünle kaplı şairimizmişsin sen... Melâli anlamayan nesle âşina değiliz, der şairimiz... Son sözü şairimizden bir mısra ile bitireyim öyleyse :
Bil, kalbimizin bahçelerinde, can verdi senin söylediğin gül, der... Yine hüzün, melankoli, bir burukluk hissi bırakır ardından...
Okumanızı tavsiye eder, keyifli okumalar dilerim...
Nasıl başlayacağım bilmiyorum. Gerçekten bilmiyorum. Gecenin ikisiydi kitabı bitirdiğimde. Gözlerim dışardaki sokak lambalarına takılı kaldı. İki de damla düştü o bir düşe dalmış iki aynadan.
Şimdi anlıyorum niçin elimin bir türlü bu kitaba varamayıp sayfalarını açma cesaretinde bulunamayışımı. Hazır değilmişim meğerse.
Öyle güzel vakitte öyle
Türk edebiyatının değerli isimleri arasında yer alan hem siyasi görüşü hem de eserleriyle tarihe damgasını vuran, mavi gözlü dev adam Nazım Hikmet Ran, aslında 20 Kasım 1901’de Selanik’te dünyaya gelmiş fakat doğum tarihi nüfusa 15 Ocak 1902 olarak kayıt ettirilmiş değerli, önemli ve unutulmaz bir şairimizdir. Doğumgünü münasebetiyle saygı,
Yurdumuzu işgal edenlerin kamuoyunu incitmemeyi tavsiye edenlere, yurdu işgal edilen ulusu niçin incittiklerini ve incitmekte devam etttklerini sormamak, neden bu Osmanlı devlet adamlarının belirgin özellikleri olmuştu?