Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
duvar'daki "karanlıkta kaynak yapan adam" şiirinde karanlık nasıl faşizmi simgeliyorsa, bu şiirdeki yangın da öyle, 50 yıllarında üzerimize çöken siyasal baskıyı simgeliyor. açıkça yazılması mümkün değildi. bu da chp diktasının faşizan baskısıyla, özgürlük vaadleriyle iktidara gelen dp iktidarının amerikancı baskısı arasında pek de fark olmadığını gösterir. fark olsa, 'mavi hareketi'ni 'moskova ajanları'nın bir marifeti sayar, iktidar organı gazetelerinde yazarlar mıydı? (şiiri ahmet kaya besteledi, kasete okudu.)
Sayfa 82 - Meraklısı İçin Notlar - Fabrika Durağı, / yangın gecesi /Kitabı okudu
TOZLU SAHİFELERDEN ÇIKIP YÜREKLERE YERLEŞEN KAHRAMAN: KÜR ŞAD (BOZKURTLARIN ÖLÜMÜ) Olay Örgüsü İncelemeye geçmeden önce romanın genişçe bir özetini vermek faydalı olacaktır. Olay 621 yılında, bir yaz gecesi başlar. Yüzbaşı Işbara Alp'ın buyruğundaki Gök Türk erleri bozkırda uyumaya çalışmaktadırlar. Ertesi gün Çin'e akın
Reklam
Ahmet Ağabey
Seni de anlayamadık değil mi Ahmet Ağabey? Anlayamadığımız,bilemediğimiz her şey gibi! Meğerse kişi severse vatanını, bir kaya olsa bile erirmiş... Yıldızlar gündüz oldu diye kaybolmaz, karanlıkta parıldarmış... (Ahmet Kaya'ya ithafen)
"Bazen de daha ilerilere, denize çok yukarıdan bakan kayalıklara kadar gider, orada yosun bakışlı uçurumun kenarında, durulmuş suyun yeşil ve somakî bir ayna gibi akşamın son ganimetlerine açılışını, bir anne rahmi gibi bu ışık parçalarını alışını ve yavaş yavaş onların üstüne kapanışını, örtülüşünü seyrederdi. Ta yerin altından, ilerleyen ve gerileyen dalgaların sağır gürültüsü, küçük piyanolar, aşk fısıltıları, kanat çırpışları, şıpırtılar, hülasa bilinmeyen varlıkların, yalnız günün bu saati için yaşayan, akşamla gecenin arasındaki geçidi doldurduktan sonra kim bilir hangi sedef kabuğunda, balık pulunda, kaya çukurunda, ay ve yıldız aksinde uyuyan binlerce varlığın sesleriyle kenarları pul pul, akisleri renkli büyük davetler onu çağırırdı. Nereye çağırırlardı? Mümtaz bunu bilseydi, belki bu davete koşardı. Çünkü suyun sesi, aşkın, ihtirasın sesinden kuvvetlidir. Karanlıkta su sesi insanın içindeki ölüm mayasının dilini konuşur."
Sayfa 35 - Dergâh Yayınları
Tâ yerin altından, ilerleyen ve gerileyen dalgaların sağır gürültüsü, küçük piyanolar, aşk fısıltıları, kanat çırpışları, şıpırtılar, hulâsa bilinmeyen varlıkların, yalnız günün bu saati için yaşayan, akşamla gecenin arasındaki geçidi doldurduktan sonra kim bilir hangi sedef kabuğunda, balık pulunda, kaya çukurunda, ay ve yıldız aksinde uyuyan binlerce varlığın sesleriyle kenarları pul pul, akisleri renkli büyük davetler onu çağırırdı. Nereye çağırırlardı? Mümtaz bunu bilseydi, belki bu davete koşardı. Çünkü suyun sesi, aşkın, ihtirasın sesinden kuvvetlidir. Karanlıkta su sesi insanın içindeki ölüm mayasının dilini konuşur.
I'm Ahmet Kaya/ Hasret Gültekin/ Mem Ararat..! 1K' nın..?
O'nun şarkıları dünyalar kadar derindir Şimdi bir ormanda bir kuşun yüreciği küt küt atıyorsa Bir ağaç karanlıkta büyüyorsa yavaş yavaş Onun şarkılarındadır muhakkak
Reklam
Filmdeki yazar, "Tanrı bizi birer heykel gibi yontuyor" diyor, "bizi biraz daha güzelleştirmek ve inceltmek için vurduğu çekiç darbeleridir acı." Her darbeyle çizgilerimiz biraz daha belirginleşip inceliyor ve içimiz her darbeyle biraz daha sancıyıp sarsılıyor, bir kaya parçasıyla bir heykeli birbirinden ayıran da o darbelerle çekilen acılar zaten...
Sayfa 69 - Anlaşma BöyleKitabı okudu
İşte bizim hikayemiz, hep böyle gider Umutlar hep gecelerde yol olur gider İşte bizim hikayemiz burada biter Aydınlıklar karanlıkta yol olur gider
Sayfa 272 - Hoşçakal İki GözümKitabı okudu
Ta yerin altından, ilerleyen ve gerileyen dalgaların sağır gürültüsü, küçük piyanolar, aşk fısıltıları, kanat çırpışları, şıpırtılar, hulasa bilinmeyen varlıkların, yalnız günün bu saati için yaşayan, akşamla gecenin arasındaki geçidi doldurduktan sonra kim bilir hangi sedef kabuğunda, balık pulunda, kaya çukurunda, ay ve yıldız aksinde uyuyan binlerce varlığın sesleriyle kenarları pul pul, akisleri renkli büyük davetler onu çağırırdı. Nereye çağırırlardı? Mümtaz bunu bilseydi, belki bu davete koşardı. Çünkü suyun sesi, aşkın, ihtirasın sesinden kuvvetlidir. Karanlıkta su sesi insanın içindeki ölüm mayasının dilini konuşur.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.