"Harekat ordusu yolda"
İsyana, dolayısıyla da mutlakiyete geri dönüş olasılığına karşı taşranın ilk tepkileri, 14 Nisan'da görüldü. Selanik'te düzenlenen Meşrutiyet yanlısı miting, İstanbul'a Meşrutiyet'i kurtarmaya gitme kararıyla sonuçlandı ve gönüllüler hazırlanmaya başladı. Ertesi gün birçok taşra kentinden İstanbul'a protesto telgrafları
Devletlülerden yeni yetmelere
Türk milliyetçiliğinin ortaya çıkma aşamasında Sünni İslam'ın Türk kimliğinin belirleyici bir öğesi konumuna gelmesiydi. Yani Türk milliyetçiliği, Alevi unsurunu da dışlayan bir biçimde tanımlandı. Gerçi Osmanlılık, çok uzun bir süredir Sünnilikle iç içe gelişmişti. Merkezi Osmanlı kültürünün etkilediği Türkçede "kızılbaş" ve "dürzü" sözcükleri, birer küfür olmuştu. Nitekim Sivas'tan 1919 Temmuzu'nda Erzurum'daki Mustafa Kemal Paşa'ya yazan Albay Refet (Bele) Beyde, Sivas yöresi Alevilerini "kansız" biçiminde adlandırmıştır. Ayrıca Türk milliyetçiliği, tutunabilmek için İslamcılık ideolojisine bir dizi ödün vermek zorunda kalmıştı. İşte bu yüzden Ziya Gökalp'in programı yalnızca "Türkleşmek ve muasırlaşmak"tan ibaret kalmamış, bir de "İslamlaşmak"ı içermek zorunda kalmıştı. Gökalp'ten sonra Şemsettin Günaltay, Alevileri tamamen dışlayacak, 1923'te yayımladığı Mâziden âtiye kitabında ise Orta Asya iklim ve coğrafyasının Sünniliği Araplardan bile daha iyi taşıyacak bir Türk karakteri yarattığını ileri sürecekti.
Reklam
Harf devriminin Osmanlı da kökeni ve yeni cumhuriyette ki tartışmaları
İkinci Meşrutiyet döneminde iyice alevlenecek olan,alfabe değişikliği tartışması : Latin alfabesini almak isteyenler, Türkçedeki sekiz ünlünün Arapçadaki üç ünlüyle yazılmasının çok zor olduğunu, bunun da eğitimin yaygınlaşmasını neredeyse olanaksız kıldığını öne sürüyorlardı. Öte yandan, Romenlerin uzun süredir Latin alfabesini kullanıyor
Enver Paşa kim?
Enver Bey, tam bir Müslüman, cesur ve aşırı derecede korkusuz bir insandır. Asla vatan hâini değildir. Ancak alay komutanlığı bile yapmadan Yarbay sıfatıyla bedavadan tümgeneral yapılarak Harbiye Nâzırlığına getirilmiştir (Ocak 1914). Şehzade Süleyman Efendi'nin kızı Naciye Sultân ile evlenerek Dâmâd olmuştur. I. Cihan Harbi öncesi Harbiye Nâzırı olarak ordunun başıdır. II. Abdülhamid tarafından Avrupa'ya tahsil için gönderilmiş ve Alman İmparatoru II. Wilhelm'in iltifatlarına mazhar olunca aşırı derecede Alman hayranı oluvermiştir. Maalesef, Padişah'a, hükümete ve Meclis'e haber verme- den harbe girilmesinde bu hayranlığın büyük rolü vardır. Yapılan araştırmalar, Enver Bey'in mason olmadığı yolundadır.
Sayfa 293 - Osmanlı araştırma
Özellikle XVIII. yüzyıldan sonra varlığını iyiden iyiye hissettiren argo, Türk edebiyatında; Ahmet Vefik Paşa, Ahmet Haşim, Mehmed Akif Ersoy, Server Bedi (Peyami Safa), Necdet Rüştü Efe, Suat Taşer, Metin Eloğlu, Orhan Kemal, Kemal Tahir, Sait Faik Abasıyanık gibi edebiyatçıların eserlerinde de karşımıza çıkmaktadır. Tabii tartışmaları da beraberinde getirerek...
İnceleme ve araştırmalar ışığında kolaylıkla söyleyebiliriz ki argo kullanımı ve yaratımı için yetenek, dili kullanma gücü ve esneklik gerekir. Ayrıca argo, bir topluluğun kültür zenginliğini de göstermektedir. Bu topluluğun geniş ve zengin argosu, dünya ile de zengin kuvvetli ve geniş bir ilişki kurduğuna da işaret eder. Bununla birlikte belirtmek gerekir ki Victor Hugo, Balzac, Zola, Montaigne, Enderunlu Fâzıl, Muallim Naci, Ahmet Vefik Paşa, Hüseyin Rifat, Ahmet Rasim, Mehmet Akif Ersoy, Hüseyin Rahmi Gürpınar, Peyami Safa (Server Bedi) ve daha nice büyük edebiyatçılar, argoya edebî bir değer yüklemişlerdir.
Reklam
Kurban bayramıydı. Turan'ın aşığı Enver Paşa, kurban olmuştu. Turan kurban istemiş, Enver Paşa, kurban benim, demişti.
Güneyde ihanete uğradık. Mekke Şerifi Hüseyin, İngilizlerle birlik olup bizi arkadan vurdu. Medine kumandanı Fahrettin Paşa bu saldırılara karşı koymaya çalışıyordu. Ancak ihanet yayılacaktı. Şerif Hüseyin kısa zamanda Mekke'ye egemen oldu. Cidde'de, Taif'te Türk askerleri kancıkça saldırılara uğradılar.
İngilizler önce Nasıriye'yi aldılar. Sonra Amare'ye girdiler. İngilizler kazanınca Arap halk bir anda değişti. Onlardan yana oldu. Bize düşman, İngiliz'e dost oldu dindaşlarımız. Ne acıydı! Hastanelere saldırıp yaralı Türk askerlerini şehit ettiler.
Genç İttihatçıları önemli görevlere getirdim. Gençliğe güveniyordum ki bu gençlerin çoğu Turancıydı. Düş peşinde koşuyorlardı. Bunu benimsemesem de pek önemsemiyordum. Türk'ün yücelmesini istemek yanlış değildi. Ancak ben hâlâ İslam Birliği'nden yanaydım. Trablus'ta yaşadıklarım bunun örneğiydi.
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.