Ahmet Rauf Güler

Ahmet Rauf Güler
@ahmetrauf
Biz savaşı, öldüğümüz zaman değil; düşmanlarımıza benzediğimiz zaman kaybederiz. Aliya İzzetbegoviç
81 librarian point
122 reader point
Joined on October 2017
Amerika'nın 1. Dünya Savaşına Giriş nedeni
İster inanın ister inanmayın Başkan Wilson bu ülkenin (1. Dünya Savaşında) 50.000 gencinin ölmesine, 200.000 gencin sakat kalmasına ve yaralanmasına neden olmuş hatta Amerikan halkının servetinden 50.000.000.000 doları Yahudilerin Filistin denilen kıraç topraklara yerleştirilmesine harcamıştır. Filistin dönüm fiyatıyla alınsa bir milyar dolar bile etmeyecek bir toprak parçasıdır. Daha da beteri Başkan Wilson bu işleri hep yanımızda çarpışan Arap dostlarımızı arkadan vurarak yapmıştır.
Sayfa 122
Reklam
Doğru yerde durmayan, doğru yerde ölemez.
Hadis: Ey kalpleri döndüren (kalplere hükmeden) Allah'ım, kalbimi dinin üzere sabit kıl! (Tirmizi) (C:III s:89)
Sayfa 89 - DİB
Müslümanlar iyi bir müslüman olmayı, ilk görev olan Allah'ın hükümranlığını yeryüzünde gerçekleştirmek olarak gördükçe ve bu vazifeyi yerine getirme gücünü kıldıkları namaz, gittikleri hacc ve tuttukları oruçtan aldıkça, birkaç on yıllık bir süre içinde, İndüs nehrinden, Atlantik okyanusuna kadar milyonlarca erkek ve kadını kendi imanlarına kazandırdılar. İyi bir müslüman olmanın, kendini yalnızca ayin ve ibadetlere vermek ve artık Allah yolunda yaratıcı çabalarda bulunmamak demek olduğuna inanmaya başladıkları zaman ise, bu harikulade çiçekleniş ve yükseliş solup düştü. İslam, tarihin aktif öznesi olma niteliğini yitirdi. Sonunda yabancı istilacıların ve sömürgecilerin ellerinde bir nesneye dönüştü.

Reader Follow Recommendations

See All
İnsan / Eşref-i Mahlukat Yüce Allah, insanı, "en güzel" tanımlamasıyla nitelendirdiği bir "oluş" içinde yaratmıştır (93/Tin: 4). İnsanın yaratılışındaki aşamaları bildiren bir dizi ayetin ardından, Yüce Allah'ın kendisi hakkında "Yapıp yaratanların en güzeli olan Allah ne yücedir!.." (23/Müminun: 12-14) buyurmasıysa,
Önsöz
Hristiyan Batı dünyasında on asırdan beri İslâmiyet ve İslâmî ilimlerle ilgili yoğun çalışmalar yapılmaktadır. Bilhassa XVII. yüzyıldan itibaren hızını arttırarak yürütülmekte olan bu çalışmalar, Kur'an-ı Kerim, Hadis-i Şerifler ve Hz. Muhammed'in hayatı üzerinde yoğunlaştırılarak sürdürülmektedir. Batıda yapılan bu çalışmalar genellikle üniversitelerde öğretim elemanları tarafından yürütülmekte, araştırmacılara başta dil öğrenimi olmak üzere kaynakların temin edilmesi vb. hususlarda her türlü imkân devlet eli ile sağlanmaktadır. Batıda İslâmiyet ile ilgili olarak yapılan bu çalışmalar, Türkiye'de ve diğer İslâm ülkelerinde pek çok kimse tarafından takdir ve hayranlıkla karşılanmakta, bu çalışmaların İslâmî ilimlere büyük çapta katkıda bulunduğu ileri sürülmektedir. Acaba, yapılan bu çalışmalar sadece ilim uğruna mı yapılmaktadır? Yoksa bunun arkasında başka gayeler mi vardır? Şimdiye kadar Sovyetler Birliği başta olmak üzere bazı devletler tarafından yürütülmekte olan Türkoloji çalışmaları hakkında, başlangıçta aynı şekilde iyi niyetli değerlendirmeler yapılmışken, son zamanlarda bu çalışmaların sadece ilim aşkına yapılmadığı, bunların arkasında siyasî ve ekonomik bazı hesapların yattığı konusunda şüpheler uyanmıştır. Tıpkı bunun gibi, Hristiyan batı dünyasında İslâmiyet ile ilgili olarak yapılan çalışma ve araştırmalarin arkasında, dinî, siyasî ve ekonomik bir takım hesapların bulunduğu konusunda en azından şüphe etmek gerekir.
Sayfa 8 - FAZİLET NEŞRİYAT
Reklam
Reklam
166 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.