Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

hayaliimimar

80 syf.
8/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
#kitaparkası Yeniçeri olarak Osmanlı ordusuna katıldığında mimarlık ve mühendislik yetenekleri fark edildi. Gece gündüz çalışarak baş mimarlığa kadar yükseldi. Yaşamı boyunca dört Osmanlı padişahına hizmet veren Mimar Sinan, günümüze kadar ulaşan eserler bıraktı... #kitapyorumu Bugün mimarlık ilgisi olan ya da olmayan herkesin adını mutlaka
Ünlü Türk Dahileri: Mimar Sinan
Ünlü Türk Dahileri: Mimar SinanTuna Duran · Beyaz Balina Yayınevi · 20203 okunma
Reklam
208 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
53 günde okudu
Bugün yıllardır kitaplığımda duran ara ara incelediğim ancak bu ocak ayı içerisinde sindirerek okuyabildiğim "Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Mimarlık Fikri" adlı kitaptan bahsetmek istiyorum. . . Kitap "Yunan'dan Rönesans'a" , "Değişim ve Beğeni" , "Canlandırma ve Yenileme" , "Dünya Çapında
Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Mimarlık Fikri
Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Mimarlık FikriPhilip Wilkinson · Domingo Yayınevi · 2015133 okunma
160 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Mimarlık öğrencilerine (özellikle yolun başında olanlara) seslenen bu kitaptan kısaca bahsetmek istiyorum. Kitap birinci sınıfa yeni başlayan bir mimarlık öğrencisinin mezun olana kadar karşılaşacağı sorunlardan, deneyimleyeceği yeni durumlara kadar birçok şeyi içeriyor. Ben son sınıf bir mimarlık öğrencisi olarak anılarımı okuyormuşum gibi
Mimarlık Öğrencisi Misin?
Mimarlık Öğrencisi Misin?Havva Alkan Bala · Yem Yayınevi · 202075 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
248 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Keyifle okuduğum Yaşanan Mimari hakkındaki düşüncelerimi burada da paylaşmak istiyorum. Öncelikle kitap Steen Eiler Rasmussen tarafından 1959 yılında kaleme alınmış. Okumaya başlamadan önce bizden yıllar önce yaşayan bir mimarın o yıllara dair tecrübelerini okuduğumuzu bilerek başlamanın kitaba doğru bakış açısıyla yaklaşmamızı sağlayacağını düşünüyorum. Yaşanan Mimari arka kapakta da belirtildiği gibi mimari ve tasarıma ilgisi olan her okurun okuyabileceği bir kitap olma amacıyla yazılmış. Yazarın dili oldukça sade ve anlaşılır. Ben okuyanın kitaptan tam anlamıyla zevk alması için ilginin yanında ufak da olsa bir bilgi birikimine sahip olması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü kitap boyunca çok değerli mimarlarımızdan ( Le Corbusier, Palladio Mies Van der Rohe ve daha birçoğu) ve onların çok özel eserlerinden bol bol bahsedilmiş. Biraz içeriğine değinecek olursak mimarinin ana başlıkları olarak görebileceğimiz on ayrı bölümden oluşuyor. Her bölüm mimariyi oluşturan bir konu üzerine örneklerle ve görselleriyle donanmış şekilde temel bilgileri aktarıyor bize. Ben bu tarz kitapları okurken mutlaka günümüzle karşılaştırarak okuyorum. Bundan 60 yıl önce mimari nasılmış, nasıl olacağı öngörülüyormuş, o dönemde neler çok önemliymiş ve şu an bizim dönemimizde mimari nasıl gelişmiş gibi soruları bol bol soruyorum kendime. Kıyaslamalarla kitabı kendim için daha verimli hale getirip geçmişten bol bol bilgi öğrenirken bunları günümüze nasıl uyarlayabileceğimizi de sorguluyorum. Birçok cümlenin altını çizdim çok güzel bilgiler edindim. Mimarlığa, tasarıma ilgisi olan herkese ve mimarlık öğrencilerine özellikle tavsiye ediyorum.
Yaşanan Mimari
Yaşanan MimariSteen Eiler Rasmussen · Remzi Kitabevi · 2020207 okunma
384 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Başlamadan önce hakkında gerçekten çok güzel yorumlar okuduğum bir kitaptı Kimse Gerçek Değil. Bu da büyük bir beklenti ve merakla başlamama neden oldu. Başlarda o kadar da değil ya ne farkı var ki bu kitabın diye okumayı sürdürdüm. Çünkü klasik bir gençlik romanı hissi veriyor kitap size. Aslında çok derin yazılmış olduğunu düşünüyorum. Kitap bitip de tüm parçalar yerine oturduğunda "vay be" dedirtti. Kitabın dili sade ve akıcıydı. Küçük yazı puntosuna rağmen farkında olmadan akıp gitti sayfalar. Konusuna biraz değinecek olursak kendi dünyasını, dünyasındaki gerçeklikleri sorgulamaya başlayan Işıl'ın bir uygulama sayesinde Oflaz'la tanışmasıyla başlıyor olaylar ve akıp gidiyor. Kitap boyunca Işıl'ın hikayesini okuduğumuzu sanarken aslında Oflaz'ı okuyoruz. Kitabı bu kadar etkileyici yapan da bu detay sanırım. Kitabın içinde ince düşünülmüş birçok şey vardı. Aylar akıp giderken kitabın 40 güne ayrılmış olması ve +1 -1 0 detayı gibi... :) Karakterlerin tanışmasının biraz daha uzun tutulmasını isterdim o kısım biraz eksik hissettirdi. Onun dışında kitap bittiğinde kafamdaki soru işaretlerini alıp götürdü ve tatmin etti diyebilirim. Okurken keyif aldığınız kadar bir şeyler katabilecek bir kitap olduğunu da düşünüyorum. Vakit ayırıp okumanızı tavsiye ederim.
Kimse Gerçek Değil
Kimse Gerçek DeğilZeynep Sey · Ephesus Yayınları · 20205,4bin okunma
Reklam
268 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Uzun zamandır okumak istediğim bir kitaptı sonunda okuduğum için hem mutlu hem de biraz buruk hissediyorum. Hayatı boyunca farklı zorbalıklara maruz kalmış bir kızın hikayesini okuyoruz bu kitapta. Ana karakterimiz Daelyn Rice birkaç kez intihar girişiminde bulunmasının ardından intihar etmek isteyenler için tasarlanmış Işığın İçinden adlı bir siteyi keşfediyor. Kendi sonu için 23 günlük bir geri sayım başlatıyor ve hikaye de burada başlıyor. (Santana karakterinin hikayeye renk kattığını da eklemeden geçemeyeceğim. Daelyn ve Santana'yı özellikle birliktelerken çok sevdim ben. )Okurken sürekli kendimi karakter değiştirirken buldum. Bazen zorba bazen kurban gibi hissettim. Çünkü hayatımız boyunca ikisine de bürünüyoruz bence sadece farkında değiliz. Herkesin okumasını istediğim, kesinlikle tavsiye ettiğim kitaplar arasında yerini aldı. Okumalısınız çünkü farketmelisiniz. Farketmediğimiz sürece insanların hayatlarında kalıcı izler bırakan birer zorba olmaya adayız hepimiz.
Sen Bunu Okuduğunda Ben Ölmüş Olacağım
Sen Bunu Okuduğunda Ben Ölmüş OlacağımJulie Anne Peters · Go! Kitap · 20161,584 okunma
317 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Sarah Jio kitaplarına oldum olası bir düşkünlüğüm var. Yazarın dilini çok seviyorum. Her kitabında tutunduğu çok özel bir nokta oluyor mutlaka. Bu bazen bir çiçek, bazen bir mekan, bazen de bir sözcük olabiliyor. Bunların çevresinde gelişen olaylar insanı tamamen hikayenin içine alıyor. Bu kitabı da rafa kaldırırken Sarah Jio ne yazarsa yazsın kendine özgü dili ve anlatımıyla mutlaka okutturur diyerek kaldırıyorum. Agapi ye gelecek olursak yazarın okuduğum dokuzuncu kitabı. Bu kitapta diğerlerine göre farklı bir tarz vardı. Sarah Jio 'nun alıştığım geçmiş günümüz kurgusu yoktu. Aşkı görebilen bir kadının gözünden aşkın altı türünü görüyoruz bu kitapta. Başlarda çok fazla karakter benim kafamda biraz kargaşaya neden olsa da bir süre sonra hepsini tanıyıp ısınmaya başladım. Aşkın birbirinden farklı türlerini Jane ile tanıyıp yorumladım. Kitap boyunca birkaç hayata farklı açılardan bakma fırsatı yakaladım. Tamamen aşk üzerine kurulu bir kitap olmasına rağmen bence klasik aşk kitaplarından kendisini ayırıyor bu kitap. Okurken herkesin bir parça keyif alabileceğini düşünüyorum. Güzel zaman geçirip farklı hayatlara şöyle bir bakmak isteyenlere tavsiye ederim.
Agapi
AgapiSarah Jio · Pena Yayınları · 20178,2bin okunma
632 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Jane Eyre... Bu kitabın bendeki yeri çok ayrı. Küçükken öğretmenimin evinde görüp okumak için ısrar etmiştim. İlk okuduğum klasik kitap da o gün Jane Eyre oldu. Yaşıma ağır gelmesine rağmen kitabı o kadar çok sevdim ki yıllar sonra tekrar okuma ihtiyacı hissettim. İyiki de okumuşum. Kitabın yazarı aslında bir nevi kendi hayatını yansıtmış kitaba. Hatta kitap üzerine okuduklarımdan öğrendiğim kadarıyla bazı olaylar birebir kendi yaşantısına aitmiş. Yazarımız dönemin erkek egemen baskıları altında kitabını takma isimle yayınlama gereksinimi duymuş. Ve bize böyle bir klasiği kazandırmış. Jane Eyre kitabında kitabı ana karakterin ağzından anlatmış ve kitap içerisinde sık sık okuyana "Sevgili Okuyucum" diyerek hitap etmiş. Bu ayrıntı beni kitabın içine daha da dahil etti ve açıkçası çok hoşuma gitti. Kitabın içeriğine biraz değinecek olursak bir kadının küçük yaştan itibaren özsaygısını kazanma çabasını, tüm algılara rağmen fikirlerini özgürce savunma hakkını elinde tutmaya çalışmasını anlatıyor. Bir yandan da öyle acı içinde geçen bir hayatı anlatıyor ki duygu karmaşası içinde okudum ben bu kitabı. Jane Eyre'nin sağlam karakterine, duygularıyla mantığını bir arada yürütebiliyor oluşuna ve kararlılığına her satırda hayran kaldım. Kitabın önemli karakterlerinden biri olan Mr. Rochester a başlarda ısınamasam da daha sonra Jane ile birlikte sıkı sıkıya bağlandım. Mr. Rochester ın olduğu kısımları büyük bir hevesle okumaya başladım. Kitabın bendeki yeri ikinci okuyuşumla da iyice pekişmiş oldu. Güzel izler bıraktı bende. Okumayan herkese de mutlaka tavsiye ediyorum.
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 202031,4bin okunma
123 syf.
7/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Yaşlıların sonsuza denk yaşadığı, çocukların da bir türlü serpilip büyüyemediği bir dünya... Son zamanlarda sıkça gördüğüm bu kitap Japon bir yazar olan Yoko Towoda'nın okuduğum ilk kitabı. Yazarın oldukça sade ve akıcı bir anlatımı var. Kitapta bahsedilen konu tam olarak olmasa da şu an bulunduğumuz koşullara çok yakın. Biraz da bu yüzden ilgimi çekti aslına bakarsanız. El birliğiyle kirlettiğimiz dünyamızın torunlarımıza yüklediği cezaları okuyoruz sayfalarında. Geleceğin olası bir senaryosu Japonya üzerinden ütopik bir dille anlatılmış. Kitapta bir olay örgüsü yerine tamamen konu var. O konu üzerine Japonya'nın artık iyice değişmiş ve dış dünyaya kapılarını kapatmış zamanlarında yaşayan dede ve torunun hislerini okuyoruz diyebilirim. Kısa ve akıcı olan bu kitabın farkındalık kazandırabilecek bir kitap olduğunu düşünüyorum. Belki okuduktan sonra gelecek nesillerimize en azından bizim yaşadığımız kadar iyi bir dünya bırakmayı akıl edebiliriz...
Tokyo'nun Son Çocukları
Tokyo'nun Son ÇocuklarıYoko Tawada · Siren Yayınları · 2020844 okunma
191 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Öncelikle bu kitabı okurken anlamakta güçlük çektiğimi, her bir sayfasını yüksek sesle okuduğumu, duyarak anladığımı itiraf ediyorum. Özellikle tek bir yorumu bile kaçırmamaya çalıştım çünkü hepsi birbirinden değerliydi. Bahsedilen kitabın yazarı bir asır önce yaşamış olan bir kadın. Kitabın ilk bölümünü bitirdiğimde merak edip yazarı araştırdım.
Kendine Ait Bir Oda
Kendine Ait Bir OdaVirginia Woolf · İletişim Kitabevi · 202138,1bin okunma
Reklam
440 syf.
10/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Yıllar önce alıp kütüphaneme eklediğim ama bir türlü okumadığım kitap. İyiki bugün okumuşum, bugüne bırakmışım. Şu an bile beni bu kadar etkileyen bir kitabın o yaşlarda ne kadar etkileyeceğini düşünemiyorum. Okurken çok fazla duygu değişimi yaşadım. Sanırım aralarında en az hissettiğim duygu mutluluk oldu. Mutlu bir son bekledikçe kabullenemediğim bir şekilde ilerledi kitap. Fazla gerçekçi... Dünyada gerçekten iyilerin de, kötülerin de olduğunu ama en tehlikelilerin ikisi de olmayıp arada kalanlar olduğunu anlattı bu kitap bana. Yapılan kötülüğe göz yummanın, yapmaktan çok daha kötü olduğunu... En çok da dünyanın hiç adil bir yer olmadığını anlattı. Kitabı genel olarak ele alırsam da sıkmayan akıcı bir dil vardı. Yer yer durağan, yer yer çok heyecanlıydı. Belki keyifle okunacak bir kitap değil (kötü olduğu için değil aksine çok iyi bir kitap olduğu için) ama mutlaka okunması gereken bir kitap. Okuyana çok şey katacağını düşünüyorum . Oturup bir süre kendinizi sorgulatacak, sizi binbir duyguya sokup çıkartacak bir eser.
Uçurtma Avcısı (Cep Boy)
Uçurtma Avcısı (Cep Boy)Khaled Hosseini · Everest Yayınları · 2017165,2bin okunma