“Ben Milletim uğruna adamışım kendimi
Bir doğrunun imanı, bin eğriyi düzeltir.
Zulüm Azrail olsa, hep Hakk'ı tutacağım
Mukaddes davalarda ölüm bile güzeldir.”
Mihmandar… yani misafir ağırlayan konuk eden kimse…
Eyüp Sultan’ı herkes bilir. Peki Eyüp Sultan’ı Eyüp Sultan yapan nedir onu bilir mi derseniz işte bu kitapla öğrendim ben. Roman tadında siyer/sahabe hayatı okumak isteyenlerin kesinlikle okuması gereken bir kitap.
Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye hicret ettiğinde devesinin gidip evlerinin önünde durmadıysa başlayan ve Peygamberimizin ilk konuk olduğu ev Eyüp Sultan’a aittir. İşte onu Hz. Peygamber'in mihmandarı Halid bin Zeyd Ebü Eyyub el-Ensari yapan budur.
Hazreti Muhammed (SAV) bir hadisinde şöyle buyurmaktadır:
“Konstantinniyye (İstanbul) muhakkak fethedilecektir. Onu fetheden emir ne güzel emir; onu fetheden ordu ne güzel ordudur.”)
Sözüne binaen Eyüp Sultan 80 yaşına ve hastalığına aldırmaksızın savaşa katılmış ve bu seferde ölmüştür. Vasiyeti de beni surlara en yakın yere gömün olmuştur.
Fatih Sultan Mehmet’te İstanbul’un Fethi sırasında mezarını buldurmuş ve askerlere büyük moral olmuştur.
İşte şu anda İstanbul’da yer alan Eyüp semtinin adı ve Eyüp Sultan Camii / Türbesi de bu kişinin adınadır.
Aşk sizi çağırdığı zaman izleyin onu…
Halil Cibran Lübnan asıllı hem yazar hem de ressam. Bu kitaptada yazılarının yanı sıra çizimlerine de yer vermiş.
Kitabın baş karakteri bir adada 12 sene yaşayan ve ordan ayrılırken sanki bir Ermiş, bir Peygamber edasıyla bir çok konuda sorulan soruları cevaplıyor. Onlara nasihatler verip açıklamalar yapıyor. Aşk, evlilik, acı, iyilik, güzellik, din, haz, konuşmak, dua ve benzeri bir çok konuya kendince açıklamalar yapıyor. Ve bu açıklamalar o kadar net, sorgulayıcı ve farklı bakış açısına sahip ki okurken hem düşünüyor hem tekrar okumak istiyor hem de hepsinin altını çizmek istiyorsunuz. Beni en çok etkileyen kısımları evlilik ve din kısımları oldu. Evlilik kısmında çiftlerin birlikte olduğu kadar bireysel birer hayatları olması gerektiği vurgusu çarpıcı bir şekilde anlatılmış. Yine din kısmında da o kadar net bir şekilde bize diyor ki dini bir yerlerde aramayın din her yerde, din her şey.
Hacmi küçük ama muhtevası derin bu kitabı herkesin okumasını ve herkesin muhakkak kendinden bir şeyler bulacağına inanıyorum.
ErmişHalil Cibran · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202370,6bin okunma
Bir Kutlu daha biter…
Kemani Sadullah’ın oğlu, Kemani Kenan ve Kenan’ın oğlu torun Kemani Sadullah’ın hikayesini yine bir Anadolu gerçekliği ve kesitleri üzerinden anlatıyor yazar bize. Trende yapılan Keman müzisyenliği, aşk ve dram…
Tirende Bir KemanMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20153,924 okunma
Yaşar Kemal iyi ki yazmış…
Üç Anadolu Efsanesi bize Köroğlu’nun nasıl Köroğlu olduğunu, Karacaoğlan’ın Elif’e olan aşkını ve Halil’in geyik avı yüzünden sevdiğine nasıl kavuşamadığını anlatıyor. Bu hikayeler aslında halk arasında destanlaşmış birer hikaye ve kitapta bunları Yaşar Kemal yorumuyla okuyorsunuz.
Merzifonlu Kara Mustafa Paşa, Köprülü Mehmet Paşanın damadıdır. 1635 yılında Merzifon’da doğmuştur. Babası Oruç bey IV. Murat’ın Bağdat seferinde vefat etmiş, babasının yakın arkadaşı olan Köprülü Mehmet Paşa Kara Mustafa Paşa’ya sahip çıkmış ve kızı ile evlendirmiştir.
Merzifonlu Kara Mustafa Paşa 1683 yılında II. Viyana kuşatmasını gerçekleştirmiş ve başarısız olması sonucunda idam edilmiştir.
Kanije… Balkanlada bir Serhat kalesi. Etrafı sarp ve bataklıklarla çevrili bir kale. Osmanlı ordusunun da 1600 yılında Sadrazam, Serdar-ı Ekrem Damat İbrahim Paşa komutasındaki ordu taraftandan feth edilirken ciddi mücadele verildiği bir kale. Daha sonra kanije Beylerbeyliğin çevrilmiş ve Tiryaki Hasan Paşa’nın kendi talip olmasıyla onun
Ord. Prof. Dr. Ali Fuad Başgil çok kıymetli bir hoca, dava adamı, hukukçu, sosyolog ve dahası… Gençlerle Başbaşa kitabını belki bir kaç kez altını çize çize okumuştum. Hacmi küçük ama muhtevası bir o kadar fazla bir kitap. Ve bu da kendisinin anıları. Daha çok 1960 darbesi öncesindeki ve sonrasındaki süreçte başından geçenleri anlatmış bize.