Biiğr daha söylee.. (=
... kalp yanılır, zira o, zihnin yanlış hesaplamalarının dışavurumundan başka bir şey değildir; zihni olgunlaştırın, kısa zamanda kalp de bunu kabullenecektir; akıl yürütmek istediğimizde bizi yanıltan şey hep yanlış tanımlamalardır; ben kalp nedir bilmem, bana göre o, zihnin zayıf tarafıdır.
Birisi, “Allah'ın sana ilk vâcip kıldığı şey nedir?” Diye soracak olursa, ona cevaben bunun: “Allah Teâlâ'yı bilmeye (mârifetullah) ulaştıran akıl yürütme (nazar) olduğunu söyle. Çünkü O, ne zaruri olarak, ne de müşâhade ile bilinir. Bu durumda O'nu sadece düşünme (tefekkür) ve akıl yürütme (nazar) yoluyla bilmemiz gerekir.”
Sayfa 64 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Sorulmaması Gereken Sorular 1 - Hilmi Yavuz Öğrenciyken, lisede ya da üniversitede, fark bazılarının, hepsi değil, soru sormaya özendirdiklerine tanık olmuşuzdur: 'soru sormak; -evet hiç kuşkusuz doğru-olan'a varmanın analitik akıl yürütme yoludur. Malumu ilâm kabilinden söyleyeyim: Bilim, 'Neden?' sorusuyla başlar. Peki ama,
Niçin "güneşin altında yeni bir şey yok" atasözü, özellikle de metafizik araştırmalar için geçerli görülüyor? Doğrusu sebep, bugün hâlâ gözlem ve yöntem yerine hayal gücümüzle felsefe yapmamızdır; sebep akıl yürütme ve olgular yerine fantezilerin ve istemin hakem tutulmasıdır, nitekim bugüne değin şarlatanı filozoftan, madrabazı âlimden ayırmak mümkün olmadı.
Aliya İzzetbegoviç, Tarihe Tanıklığım adlı kitabında şöyle yazar: "Kurbana duyulan sempati, düşünme yetisinde bulunabilecek bir şey değildir; o ancak ruhta, yani 'bu dünyaya ait olmayan' bir ilkede bulunabilir..... Ne denli yoğun olursa olsun hiçbir akıl yürütme, düşünme ve basiret, adalet ve hakikat uğruna feda edilmiş bir hayata ilişkin tek bir örneği bile açıklamaya, meşrulaştırmaya yetmez." Bu sözler uzun zamandır zihnimi tırmalıyor. Hodbinliğin salgın boyutuna vardığı bir zamanda, başka insanların yararı için kendi çıkarlarını feda eden, doğruluk ve hakikat için, özgürlüğün ve adaletin türkülerini söyleyebilmek için kendilerini feda eden insanları nasıl açıklayacağız? Onları esinleyen şey nedir? Hangi psikolojik dürtü veya düze nek "bu çağın soyluları"nı diğerlerinden ayırıyor?
Sayfa 198Kitabı okudu
''Şövalye: ... Kız kardeşim, ben gencim, hovardayım, dinsizim, ruhum tüm sefih yaşantılara muktedir, ama yüreğim bana ait, o saf ve onunla, dostlarım, yaşamın tüm kusurlarından teselli buluyorum. Dolmancé: Evet, Şövalye, siz gençsiniz, ... deneyiminiz eksik; bu deneyim sizi olgunlaştırdığında tekrar görmek isterim sizi; o zaman, dostum, insanlardan bu kadar iyi söz etmezsiniz, çünkü onları tanımış olursunuz. Benim yüreğimi kurutan şey onların nankörlüğü oldu... Ama yürek yanılır, çünkü yürek yanlış hesaplarının ifadesinden başka bir şey asla olmadı; aklı olgunlaştırın, bir süre sonra yürek teslim olacaktır; akıl yürütmek istediğimizde bizi yolumuzdan saptıran, her zaman için yanlış tanımlardır; ben, yürek nedir bilmiyorum; yalnızca aklın zayıflıkları diyorum buna...''
Sayfa 181 - Ayrıntı Yayınları
Reklam
224 öğeden 121 ile 130 arasındakiler gösteriliyor.