Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

M Derviş

·
Puan vermedi
Yazılanlar "hikaye" diye ifade edilse de yaşanılanların "gerçek" oluşu tüylerimi diken diken ediyor.. Gözyaşının dinmediği, zulmün bir idare biçimi olarak hiç eksilmediği, korku ve vahşetle idarenin ön plana çıkarıldığı Esed idaresi ve bir avuç nusayri zalimlerinin milyonları zorbalıkla kontrol altına almaya çalıştığı Suriye toprakları.. Yaşanılanları senelerce televizyondan izledik. Ülkemize gelen "mültecilere" azıcık acıyarak çoğunlukla da "nerden geldi bunlar" diyerek baktık. Her şeyleri bize dokunur oldu. Tipleri, bakışları, kıyafetleri, alışkanlıkları.. Oysa neler yaşadıklarını unutarak! misafirlik bitti! Hadi gidin artık diyenleri işittiğimiz halde bu sözleri söyleyenleri alkışa tuttuk.. Böylesine onlarca tuhaf gel-gitler içinde yaşamaya devam ediyoruz. Birileri küçücük bedenlerine ya da bükülmüş bellerine adeta sonsuz acıyı yüklediler ve onunla yaşamaya çalışıyorlar. Bize ise yaşananları "hikaye" diyerek okumak ya da "geç hikaye bunlar" diyerek el sallamak kalıyor...
Vatanın Gözyaşları
Vatanın GözyaşlarıFeridun Işıklı · Süeda Yayınları · 029 okunma
Reklam
Emsal - Şemseddin Sami 1- Büyük hikmetler kısa sözlerde bulunur. 2- Kelamın en güzeli sade ve kısa olup, kolay anlaşılan ve manası ise derin ve dakik olan kelamdır. 3- İnsanı hayat-ı ebedi ile muammer eden eserleridir. 4- İnsaniyete başlıca borcumuz: Bıkmaksızın okumak, üşenmeksizin okutmaktır. 5- Büyük adem umum insanlara bir nazarla bakarak, bitarafane hareket eden ve umumu düşünen ademdir. Kendi menafiini düşünen adem adi ademdir.
Parmaklarımızın arasındaki boşluklar, sevdiklerimizin parmaklarıyla doldurulması için yaratılmıştır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Savaş zihinleri zehirledi. Gönülleri birbirinden ayırdı. Yaşı da kuruyu da yok etti. Nice mutlu mesut ailelerden sadece bir kişi kaldı! Hüda...
Reklam
Doğayı çöplüğe çeviren insanın, evi de tabiatiyle çöplüktür. Erkeklerin bir sürü ıvır-zıvırları, kadınların asla açılmamış ve açılmayacak olan esrarengiz bohçaları, pahalı gümüş yemek takımları, dudak boyaları, yapma tırnaklar, çocukların posterleri, kasetleri... Hiç biri de eski olmayan, ama modası geçmiş elbiselerin tıkış tıkış doldurduğu sandıklar. .. Ağır yatak ve yemek odası takımları, ters çevrilmiş fincanların dizildiği büfeler... Çifte otomobil, banka cüzdanı, senetler... Fena toplamamışız değil mi?
Tabiatın sindiremeyeceği kadar bir çöp dağı, dahası "çöp sorunu", şu zıpçıktı modern adam'ın sorunudur. Tüketen hayvan'ın sorunu . . . Kundura tamircisi ve terzi yok, çünkü yamalı giyen yok. Overlokçu kızlar bile, dilleri bir karış dışarda, modanın peşinden seğirtiyor. Çılgınca tükettiğimiz şeylerin yüzde doksan dokuzu, tüketilmese de olabilecek şeyler. Çöp delileri... Belki de gazetelere düşen o on bir zavallı değil de bizizdir.
M Derviş
@dost41·Bir kitabı okumaya başladı
Yobazlığa Övgü
Yobazlığa ÖvgüSüleyman Çobanoğlu
8.7/10 · 67 okunma
... Yitik bir kahraman olarak yaşamaktansa Senin bahçende bir bahçevan olmak daha iyi
M Derviş
@dost41·Bir kitabı okumaya başladı
Reklam
Türkiye'yi doğu ile batıyı birbirine bağlayan köprü olarak görmek ve göstermek istiyorlar. Biz ise burada duruyoruz: Türkiye, hak ile batıl arasındaki duvardır, müstahkem mevkidir. Balkan topraklarına yönelik fetih harekâtı, aynı zamanda, bu duvarı kalın kılma, muhkem hâle getirme çabasıydı. Haçlıların ilk seferleri Anadolu'da, diğerleri Balkanlarda karşılanmıştır mesela. Bakınız: Kosova ve Mohaç.
Emanetin kendisi geçici olabilir ama vebali kalıcıdır.
Sadece zaferleri değil, yenilgileri de hatırlamak gerekiyor. İbret dediğimiz şey, kazançlardan değil, kayıplardan alınır ancak.
İlgimizi çeken iki müstakil sancak daha var. İstanbul ile Kastamonu vilayetleri arasındaki küçük İzmit sancağı. Adapazarı, Geyve, Taraklı ve Akhisar (Pamukova) bu sancağa bağlı nahiyeler. Birinci Cihan Harbi'nden hemen sonra İtilaf kuvvetleri İstanbul'u işgal ediyor. Peşinden İzmit'i işgal edip Geyve Boğazı'na yöneliyorlar. Geyve, Taraklı, Akhisar ve Mekece'den toplanan gönüllüler, boğazın geçilmesine müsaade etmiyor. Önce Ali Fuat Paşa, sonra Deli Halit Paşa komutasında direniyorlar. Böylece Yunan işgal kuvvetleri ile İtilaf devletleri orduları birleşememiş oluyor. Diyebiliriz ki İngilizlerin isteyip de giremediği tek yer bu bölgedir. Buranın niçin müstakil sancak olarak yapılandırıldığının hikmetini bu vesileyle anlamış bulunuyoruz. Anadolu'nun batıdaki kapısı.
2.164 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.