“Aşkın bu kadar kusurundan sonra bir de dostluğu dışlamak gibi bir kusuru mu var? Kendisinden daha tatlı duygular beklediğiniz bir kadının yalnızca dostluğunu kabul edemez misiniz?”
“Zavallı arzu ve korku arasında kıvranıp dururken, onu unutturması için Tanrı’ya yakarıyor ve bu duayı bütün gün tekrarlayıp durduğundan onu da sürekli düşünmüş oluyor.”
“Aşkın o tılsımlı sözünün bütün gücünü yitirmiş olduğuna inanamıyorum ve gene de ondan yardım bekliyorum.”
Not: “Aşkın kutsallaştırdığı bir sözcüğün, bir ifadenin değerini bazen hissetme fırsatını bulamamış olanlar bu cümleden hiçbir anlam çıkaramazlar.”
“Hem sonra ne olur bilir misiniz? İnsan bir tartışmaya girmesin, bir daha boyun eğmek istemez. Araya araya bazı haklı nedenler de bulur ve söyler ve sonra sıkı sıkıya bağlanır bunlara. Doğru oldukları için değil, söylediklerinden dönmemek için.”