Otantik olmak
"Otantik olmak"tan kastettiğimiz halislik, hasbilik, sahicilik. İnsanın, yeryüzünde kendisinden başka bir tane daha olmadığını, bu biricik oluşun ona kendisi olma sorumluluğu yüklediğini bilmektir hasbi; sahici olmak, halis bir hayat sürmek. Biricikliğini fark eden insanın varoluşuyla yüzleşmekten kaçınmadığı, kendi kendinin farkında olarak yaşamayı seçtiği tarza "otantik olma" diyoruz. "Otantik bir insan" dediğimizde hayatı, insan olarak biricikliğini, varolmanın ona yüklediği tüm çelişki ve çatışmaları kabul ederek, yani değiştiremeyeceği kaderine rıza göstererek, onların beraberlerinde getirdiği endişeye katlanarak, insan olma potansiyellerine en uygun biçimde, kimseyi taklit etmeden, kimseye yaranmadan, cesaret, azim ve kararlılıkla yaşamayı göze alabilen kimseleri anlatmaya çalışıyoruz. Ne zaman geleceği meçhul ama kaçınılmaz olan ölümü aklında tutan, ona hazırlanan otantik insan, fanilik bilinci sayesinde, önemsiz meşguliyetlerden uzak durmayı başarabilir. Yapılması gerekenleri uygun zamanda yapar, gereksiz ertelemelerden kurtulur; hayatına derinlik ve lezzet ka- tar. Otantik kimse, hayatı ve dünyayı anlamış, kendisini kendi seçtiği görev ve sorumluluklara, kendi belirlediği ideallere adamış, varoluşundan razı, olgun bir insandır.
Sayfa 189Kitabı okudu
"f-i-k-i-r ile k-ü-f-ü-r, büyük kök uyumu gereği aynı kökten gelir; fikir, teemmülle gerçeğin örtüsünü açmak; küfür, gerçeğin üstünü örtmek demektir. Fikr edenler, gerçeği açığa çıkarır; küfr edenler saklarlar; çünkü aklında fikr olmayanın dilinde küfr olur; diliyle aklını örter... Halbuki, kulluk, yaratılanın, yaratıldığı hâl üzere olması demek ise, insan için akl etmek, kul olmaktır. Kul olmak ise ancak ve ancak kendini idrâk etme, kısaca, idrâk-i taayyün-i şahsî, yani, kendilik-bilinci ile başlar hareket-i manevî yani daim tefekkürle devam eder; bu nedenle urefâ, Hayat'a seyr-i şuûrî yani ayık/şuûrlu yolculuk adını vermişlerdir."
Reklam
Sınıfta Var Olmak
Sınıfta var olan öğretmen, sınıfa girer girmez yaptığı veya yapmadığı, söylediği veya söylemediği her şeyin bir anlamı olduğunu bilir. Çünkü duruşu, görünüşü, giyim tarzı, el kol hareketleri, yüz ifadesi, ses tonu, konuşma tarzı ile öğrencilere mesaj verir; bunu daima aklında tutar. "Var olan öğretmen", sınıfta güçlü bir tanık olduğunun farkındadır.
Sayfa 148 - Final Kültür Sanat YayınlarıKitabı okudu
Her ne kadar eğitim programları çocuk ve gençlerin iradesini tümüyle görmezden gelse de biz enerjimize oranla kendimize değer verdiğimizi ve zayıf bir insana hiçbir konuda güvenemeyeceğimizi hissederiz öte yandan yaptığımız işin irade gücümüz hakkında yaklaşık da olsa bir ölçü sayıldığını bildiğinizden bunun üzerinden değerlendirmeyi umursamayız
"Bunca yıldır hep yalnızım sanmıştım," dedim o konuşmamakta ısrar edince. "Ama senden haber alamadığım iki gün boyunca yalnızlığın da kademeleri olduğunu anladım. Tek başına bir yalnız olmakla, kalbinde ve aklında birileri varken yalnız olmak arasında çok fark var. İlki sıkıntı verse dahi alışilabilir bir durum. İkincisi ise..... insanın içini oyuyor "
Bu palavracının böyle konuşması hiç sebepsiz, hiç temelsiz olamazdı. Çünkü bütün bu söylediklerini uydurabilecek yeteneği de yoktu onun. Herhalde bir şeyler duymuş olmalıydı. Aslında hep kötü haberleri aklında tutardı o. " Ya söylediklerinde gerçek payı varsa? Ya bazi bilim adamları Tanrı olmak hırsına kapılmışlarsa? Kendilerini Tanrı yerine koyarak bizi yönetmeye kalkarlarsa?" diye düşündü. Korkusu da bundan ileri geliyordu.
Reklam
576 öğeden 371 ile 380 arasındakiler gösteriliyor.