Home
Search
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.37.31
Mehmet Beşeri'nin Kitabımla İlgili Değerlendirmesi
Anadolu’ya ve üzerinde yaşayan hemen herkese sonsuz inancım ve güvencim var. Bu inancım ve güvencim, bazı kendini bilmezler, salaklar, hainler nedeniyle zaman zaman sarsıntı gösterse de arada bir çıkan bir ses, bir nefes, bir kıvılcım, bu sarsıntımı gideriyor, tekrar fabrika ayarlarıma geri dönüyorum.
Aziz Özkan, bu kardeşlerimden birisidir.
Her Yönüyle Kobi’lerin Yönetim Sorunları Ve Çözüm ÖnerileriAziz Özkan · Nobel Bilimsel Eserler Yayınları · 20171 okunma
Beraber yürüdü onlar bu yollarda..
Mustafa Hoş , Akp iktidara geldikten sonra Medyayı nasıl kontrolü altına aldığını , Televizyon ve Gazetelerinde Tayyip Erdoğan ve Akp propagandası yapılması karşılığında Medya sahiplerine yaptıkları diğer işlerde nasıl milyarlarca liralık Devlet ihaleleri'nin verildiğini , beraber yürürlerken patlak veren Akp- Fethullah Gülen kavgasını , Medyanın akp ve Fethullah gülen arasında çıkar kavgası için nasıl kullanıldığını , biat etmeyen gazeteci ve Televizyoncuların nasıl işsiz bırakıldığını bir çok gazetecinin kendini nasıl sattığını anlatıyor , kitap 2013 sonuna kadar olan olayları anlatıyor...İyi Okumalar
Dikkat spoiler içerir.
2006 yılında Kanaltürk'te yapılan röportajlardan yola çıkarak Fethullah Gülen cemaati hakkında kimsenin bir şeyler yazmaya ve anlatmaya cesaret edemediği dönemlerde oldukça çarpıcı şeyler yazan yazarın, önemli isimlerden Nurettin Veren ve eski emniyet müdürü Adil Serdar Saçan ile yaptığı röportajlar ve kendi görüşlerinden oluşan önemli bir araştırma eseri. Cemaat okullarının nasıl kurulduğu, Asya Finans'ın bir gecede nasıl Bank Asya olduğu, %23 hissesine bir anda 7.5 milyar doları kimlerin verdiği, bir anda Veren'in nasıl aforoz edildiği ve başına neler geldiği anlatılıyor. Adil Serdar Saçan da bunlarla uğraştığı için başına neler geldiğini, teşkilattaki F tipi yapılanmanın nasıl geliştiğini ve ne seviyede olduğunu, Danıştay saldırısı ve Ümraniye baskınının neler içerdiğini anlatıyor. Yazar bu arada AKP ve cemaatin ABD bünyesinde nasıl geliştiğini, aralarındaki ilişkinin nasıl geliştiğini de yorumluyor. Yazıldığı tarih itibarıyla oldukça öneme sahip, mutlaka okunması gereken kitaplardan biri.
343 syf.
·
Not rated
Meryem Koray ve Aziz Çelik'in derlediği "Himmet, Fıtrat, Piyasa - AKP Döneminde Sosyal Politika" adında anlaşılacağı üzre AK Parti'yi yermek üzere kurgulanmış 11 makaleden oluşuyor. Doğruları ve yanlışlarıyla AK Parti'nin "sosyal politika" konularında yaptıklarını kendi pencerelerinden yorumlayan makalelerin her biri için ayrı bir başlık açmak gerekiyor. Bu bizim işimiz değil. Sadece şunu söylemek yeterli olacaktır: Makalelerde sosyal bilimlerin istediğini istediğin gibi gösterebilme ve yorumlama kolaylığına kaçılmış. Üçüncül veya dördüncül kaynaklar kesin doğru gibi yorumlanırken, birincil kaynaklar algı operasyonu diyerek algı operasyonu yapılmış. Yine de okunup doğru ve yanlışın tarafsız bir gözle değerlendirilebileceği bir kitap.
Reha Çamuroğlu'nu ilk olarak Son Yeniçeriler kitabıyla tanıdım.Ve ilk defa yeniçerilere farklı bir gözle baktım.Ancak yazarın alevi olmasına rağmen AKP hükümetinde yeralması bende olumsuz yargı oluşturmuştu.Fakat romanlarını yine de takip ettim.Ve hiçbir kitabı beni hayal kırıklığına uğratmadı.Reha Çamuroğlu tarihçi kimliğini romanlarında çok iyi kullanıyor.Akıcı,insanı saran bir yazım tarzı var.İkiilebir kitabında tarihçi kimliği dışında dini konulardaki bilgilerini de kullanmış.Tasavvuf gibi engin bir deryayı;150 sayfalık romanında Moğol savaşçı Börü ve Barak Baba'nın savaşa-ya da barışa-yürüyüşleri sırasında onlara katılan marksist yazar Nevzat Köroğlu karakteriyle birlikte,yine farklı bir pencereden bize yeni ufuklar açarak anlatıyor. Kısa sürede okunacak bir kitap gibi görünse de ,sindirilerek okunması gereken sayfaların çokluğu bunu engelliyor.
Çador
Murathan Mugan üstadın 2001-2003 yılları arasında yazdığı Çador kısa ama çok vurucu bir hikaye. Bir solukta okuyup bitirdim. Mungan'a bir kere daha hayran oldum. Yıllar sonra Humeyni'nin dinci diktatörlüğünü ilan ettiği İran'a dönen Akbar'ın ailesini aramasının öyküsü. Hem savaşı hem diktayı yaşayan topraklardan hiç yokmuş gibi çekilen bir tür var : Kadın. Kadın günlük yaşamdan silinmiş, çadorların burkaların karanlığına hapsedilmiş. Mungan'ın kapanmak zorunda bırakılan kadınların dramını anlatış biçimi müthiş. Elimde olsa yüzbinlerce bastırıp Akp ye oy veren kadınlara dağıtıp okumalarını isterdim. Bu kitabı şimdiye kadar okumadığım için çok ayıpladım kendimi. Siz de gecikmeden okuyun.
Yedin yine doymadın mı?
Herkesin okuması gereken bir kitap. Güzel ülkemizi akp ve yandaşlarının nasıl soyup içini boşalttıklarını belgeleri ile ortaya koyan harika bir eser...
