Bu kadarı fazlaydı. Büyüklerin yalan söylediklerini kurnazlıklara, kaçamaklara, gerçeğin dar örgüleri arasına kayan yalanlara ve iki anlamlı sözlere başvurduklarını artık biliyordu. Fakat en doğru şeyleri böylesine hayasızca düpedüz inkar etmek onu öfkeden kudurtuyordu.