Zira eğer aşk insan doğasına yabancı olsaydı ve sadece hayali bir olgu olsaydı bütün zamanlarda şairler tarafından böylesi bir coşkunlukla tanımlanamaz,insanlık tarafından eskimeyen bir alakayla kabul görmezdi.
Bir şey içime oturmuş kalmıştı. Yok olmak. Toz olmak istiyordum. Varlığım orada olmamalıydı. Gelip beni alsalardı. Uzaydan ya da bir yerlerden gelselerdi. Sessiz sedasız kaybolsaydım. Yerime Kız Kulesi’ni bıraksalardı. Ne alakaysa?
Kargalar karga olduysa ne suçları var bunda ? Kim istediğini olabiliyor ki , insanlar insan olmuşken istediklerini oldurabiliyorlar mı ki , bir karga , bir karakarga olmaktan kaçınabilsin ?
Bir şey içime oturmuş kalmıştı. Yok olmak. Toz olmak istiyordum. Varlığım orada olmamalıydı. Gelip beni alsalardı. Uzaydan ya da bir yerlerden gelselerdi. Sessiz sedasız kaybolsaydım. Yerime Kız Kulesi'ni bıraksalardı. Ne âlakaysa?
Henna'nın Coachella festivalini babasıyla geçireceği bir plan yapması ama babasının gece yediği suşi yüzünden gelememesi, taksiye binen Henna'nın taksiyi Bodhi'yle paylaşmasıyla başlıyor hikaye. Yazdığım şeyi okuyan biri giriş kısmını biraz klişe falan bulabilir ama öyle değil. Öyle görünüyorsa da o benim yazış şeklimden dolayıdır.
*Henna,