Bugün annem öldü. Belki de dün, bilmiyorum. Bakımevinden bir telgraf aldım:
Anneniz öldü. Cenazesi yarın kaldırılacak.
Bundan bir şey anlaşılmıyor. Belki de dün ölmüştür.
.
.
Bu satırlar ile içine çekiyor kitap sizi. Meursault her şeye karşı tepkisiz. Annesi ölüyor ve acı çektiğine veya üzüldüğüne dair hiçbir belirti yok. Dünyaya boş boş bakıyor desem yeridir. Tepkisiz olması annesinin ölümü ile başlıyor ve kitap boyunca bu şekilde devam ediyor. Yer yer kızdığım çok nokta oldu tabii. Insan bu kadar da hissiz ve duygusuz olur mu? Her şeyden elini eteğini çekmiş birisi. Yapayalnız. Hissiz.
.
.
Öyle böyle derken kitabı sonu ile canevimden vuruldum. Öyle bir son beklemiyordum açıkçası. Daha önceden de başlamıştım bu kitaba ama o zamanlar hiçbir şey anlamamıştım ve yarım bırakmıştım. Demek ki zamanı değilmiş dedim şimdi bitirince. Böyle mükemmel bir kitabı nasıl yarım bıraktım diye de kendime sitem ettim biraz. Bu sefer okurken hiç zorlanmadım. Camus'tan okuduğum ilk kitaptı ama sanki kalemine daha önceden aşınaymışım gibi sayfalar aktı gitti. Kesinlikle okunması gereken bir kitap diye düşünüyorum.
#parlakmeltemkitapligi #albertcamus