Bu kitap beni karanlık yanlarımla karşılaştırdı.
Bu yüzden sözcüklere dökerken zorlanıyorum.
Bir yerden tutayım, tutunayım isterken karşılaştığın o korkunç boşluklar... Hepsinin de dev ağızlı ejdarha niteliğinde olması... Geçmişin, şimdinin ve geleceğin aldatıcı bir düşsel imge olmaktan öteye gidememesi... Bütün bu gerçekliğin yavanlığına
Ay ışığı, buzlu beyazlığıyla dünyanın olanca gizemini aydınlatıyor gibi. Her şeyi gösteriyor sanırsınız, oysa yalancı ışıklarla parçalanan gölgeler bunlar, aldatıcı boşluklar, saçma sapan engebeler, görülebilirliğin içindeki tutarsızlıklar.
Ay ışığı, buzlu beyazlığıyla dünyanın olanca gizemini aydınlatıyor gibi. Her şeyi gösteriyor sanırsınız, oysa yalancı ışıklarla parçalanan gölgeler bunlar, aldatıcı boşluklar, saçma sapan engebeler, görülebilirliğin içindeki tutarsızlıklar.
Orman elfi çok umursamaz davranıyordu. Karşındaki rakibi ancak bu derece küçümseyebilirdi. Cüce çok haşin ve öfkeliydi. Baltası o kadar geniş ve ağırdı ki elfe isabet etmesi durumunda tek hamlede ortadan ikiye ayırabilirdi. Elfler, özellikle uzak diyardan gelmiş orman elfleri çok çevik ve hızlıydı. Mağaradan çıkmış gibi ışığa bakan cüce baltasını
Ay ışığı, buzlu beyazlığıyla dünyanın olanca gizemini aydınlatıyor gibi. Her şeyi gösteriyor sanırsınız, oysa yalancı ışıklarla parçalanan gölgeler bunlar, aldatıcı boşluklar, saçma sapan engebeler, görülebilirliğin içindeki tutarsızlıklar.
Ben ümitsiz ve kederli, emellerimizin, arzularımızın, ihtiraslarımızın, mutlak ölümlülüğümüz karşısındaki trajik anlamsızlığını hatırlıyor; boşluklar... sonsuz ve açık seçik boşluklarla, karanlık ve bilinmez yokluklarla derinleşen bu korkunç uçurumun başında kayıtsız ve şen, aldananlar için, yalancı rüyaların heyecanlı ve aldatıcı beşiğinde mutlu ve habersiz oyalananlar için... ah zavallı kendimiz için acı ve zehirli gözyaşlarıyla sonsuza dek ağlamak istiyorum!..
Doğruluyorum, kendi içimde bedenimi doğrultuyorum ve çatıları tepeden gören pencereye gidiyorum, yeni başlamış bir sessizliğin içinde , usulca uykuya akan şehri görebilirim oradan. Bembeyaz bir beyazlıktaki koca ay, bina cephelerini birbirinden ayıran, özenle gizlenmiş farkları hüzünle açığa vuruyor. Ay ışığı, buzlu beyazlığıyla dünyanın olanca gizemini aydınlatıyor gibi. Her şeyi gösteriyor sanırsınız, oysa yalancı ışıklarla parçalanan gölgeler bunlar, aldatıcı boşluklar, saçma sapan engebeler, görülebilirliğin içindeki tutarsızlıklar. Hiç rüzgar esmiyor ve esrar şimdi daha büyük görünüyor.
DOKUNULMAZLAR
Rusyada kendisine bu derece verimli bir toprak bulmuş olan, hatta devlet başkanının bile konuşmalarında kullandığı suç dünyasının jargonuna başvurarak şöyle diyebiliriz: Fedulevin grubunun gelişiyle birlikte Urallarda belirli kurallar çerçevesinde yaşamak denen şey sona erdi. Yekaterinburg sokaklarında insanlara en çok kime saygı