Hayatımız beklemekle geçer; otobüsü, vapuru, ay başını, emekliliği, aşkı falan filan. Ama hala alışamadık buna. Bekleme kursları da açılmalı çünkü biz bekleyemiyoruz, saçmalıyoruz, suçsuz insanlardan alıyoruz hıncımızı, doktoru beklerken sinirlenip sekreterine bağırmamız da bundandır, masaya iki dakika geç bakan garsonu fırçalamamız da.
Sayfa 95 - İthaki yayınları