Artık bakır çalığına dönmüş
Bir hüzündür zaman
Sessizce devinirken damarlannda yılgınlık Korkak bir bezirgan gibi
sızar yüreğe ölümün ekşimiş kokusu kapanır Sessizce
Kapısı aşkın
Ve artık
Gelmene gerek kalmamıştır
Ey zulüm
Kalbin senin mi
Göğün mü, yerin mi
Orda çekişen can
Kader mi, değil mi
Tuzla buz evlerde, günaha susuz
Kaybolduk, kadere dönüyoruz
Toz duman evlerde, sıınırları uçsuz
Hapsolduk, kurşunlar deniyoruz
Sen mi, ben mi yoksa
Bu biten neyin uykusu
Kaldırımlarda son buluyorken korkusu
Kalbin senindi
Göğündü yerindi
Or'da çekişen can
Yine sana delildi
Olabildiğince kendim olmak ve benim ne düşündüğümü keşfedip ortaya çıkarmak, sonra da onu mantık çerçevesinde değerlendirmek istiyordum. Ve ne düşündüğümü görmek istiyordum.
O gün lerden aklımda kalan; ne mitingler, ne de bildiriler oldu. Aklımda kalan tek şey, ilk görüşte tutulduğum fen fakülteli devrimci kızdan kalan nergis kokusu.