124 syf.
9/10 puan verdi
Yavuz Sultan Selim Han, kısacık iktidarı döneminde ülkesini başarıdan başarıya taşımış, sahip olunan toprak miktarını üç katına çıkarmış ve ittihad-ı İslam adına ömrünü feda etmiş bir Osmanlı sultanıdır. Şehzadeliğinden itibaren kafasında planladığı büyük İslam birliği hayali, onu, hayatının son anlarına kadar gayret ve mücadele içinde olmaya
Yavuz Sultan Selim
Yavuz Sultan SelimYavuz Bahadıroğlu · Nesil Yayınları · 20111,159 okunma
Yürümekten niye korkayım ki? Değirmende yaşayan fare, gök gürültüsünden korkar mı?
Reklam
Bir tek, Bir tek ben seslendiğimde koşan, Sinesinde sadece benim kokumu saklayan, Kalbindeki, şefkati kadar sahici yorgunluklarını Vardiya vardiya dolaştırmayan, Önlüksüz, formasız, Kokusu hep aynı kalan, Öyle üç beş tane değil, Tek bir annem olsun, Sadece benim olsun.
Gün içinde yüzüne gülümseyeceğiniz bir çocuğun, bir engellinin veya bir yaşlının yürek denizinde oluşturacağınız mutluluk dalgası, mesainiz bittiğinde bile genişlemeye devam eder.
Insanlardan ve kendimizden esirgediğimiz kolay bir zenginliğimiz var: Gülümsemek.
Zaten içimizde böyle dururken mıh gibi gurbet, bizi hangi sıla avutabilirdi?
Reklam
"Kendi tenhamızda yaşıyorduk biz. Gideceğimiz yer ne kadar uzak sayılabilird ki?"
İsmet ÖzelKitabı okuyor
Kısa süreli gelişlerinde bildiğim baba, bir gözlerindeki bir tür- Ia dinmeyen hasret, bir de sarıldığımda genzime dolan tütün kokusuydu. Baba demek benim için tütün kokusudur. Tütün kokusu da bu yüzden baba demektir.
Kardeşim dedim. Acılarıma da kardeş olur musun?
Cahit ZarifoğluKitabı okuyor
Yalnız okuyan kişilerindir fikirleri hür Başları diktir, alınları ak, sesleri gür, Okuyan kişilerin sevdaları bile özgür Kalbinde büyüyen şiirin ilhamını oku.
Reklam
"Akşam âlim yattım, sabah cahil kalktım.. Her gün ortalama beş saat televizyon izleyen bir toplumu, 'yaşayan toplum' olarak tanımlamak mümkün değil! Biz düpedüz seyreden bir toplumuz. Türkiye'de dergi okuma oranı: % 4, gazete okuma oranı: %22, radyo dinleme oranı: %24, televizyon izleme oranı: %95. Anlayacağınız durum yürekler acısı. Ekranda başkalarının hayatını seyrederken, kendi hayatımızı israf ediyoruz.. 'Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?'"
Herkesin bir derdi var, durur içerisinde.
Sayfa 253
Zorluklar karşısında vazgeçmek, kendimden vazgeçmektir.
Sayfa 252
Ne yazacağız diye düşünmeyin genç kardeşlerim. Günlük yazın, kendinize, geleceğinize, kızdıklarınıza, sevdiklerinize mektup yazın. Güçlü yanlarınızı yazın. Hayallerinizi yazın. En mutlu olduğunuz, en sevinçli olduğunuz anları yazın. Şiir yazın, hikâye yazın. "Hiçbir şey yazamıyorum," diyenler var aranızda. Bazı terapi tekniklerinde uygulanan bir yöntemdir: Hangi elinizi daha çok kullanıyorsanız, kalemi diğer elinize alın ve zihninizi boşaltana kadar karalama yapın.
Sayfa 250
Ergenliğin zorlukları, babamın ölümünü öğrenmem beni bir iki defa intiharın eşiğine getirmiştir. Giresun'da deniz kenarına geçip kayalıkların üzerinde ağladığımda bir iki defa fırtınalı denize atlamak için topuklarımı kaldırdığım ancak ayakuçlarımdan geri döndüğüm olmuştur. Belki bir gün o denemelerin birinde gerçekleştirecektim hayatıma son vermeyi. Ne zaman ki şiire, kompozisyon yazmaya başladım, o zaman bu tür denemelerim tamamen bitti. Sonraki yıllarda günlük tuttum, anılarımı yazdım, şiirler yazdım. Sinirlendim yazdım, ağladım yazdım, kızdım yazdım. Ve yazmak; içimdeki öfkeyi, kızgınlığı alıp yazdığım kağıda emanet etmek oldu benim için. Terapistlerde öyle anlatırlar bu süreci, "Yazarak bir kenara koyun," derler.
Sayfa 250
519 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.