Oysa para aramaya giderken yolda mutluluğu kaybediyor insan.Maddiyata sahip olmak için hangi bedeli ödemeye hazırız.Hayatımızın maddi olanla değiş tokuş edilemeyen, onunla kabil-i telif olmayan başka zenginlikleri olmalı değil mi?Aylaklığı,sessizliği,kainata hayret nazarı ile bakabilmeyi,telaştan ve gürültüden uzaklaşarak kendi içinde derinleşebilmeyi satın alamayız. Seheri görmek için para ödemeniz gerekmiyor, bir dağ yolunda yürümek , bir muhtacın elinden tutmak veya sevdiklerimize sarılmak için de.
Maddecilik işte tam budur: Komşumun evime adımını attığı anda kendisini eksik ve değersiz hissetmesinden duyduğum sevinç.Sizin başarılı olmanız yetmez . Diğerleri de başarısız olmalıdır.
Sadece kanaatkar olabildiğimizde yeterince sahip oluruz.Oysa çoğu zaman tam tersini düşünür ve ancak yeterince sahip olabilmekle huzur bulabileceğimizi zannederiz.