Dökülürdü turuncu sarışınlığından gülüşün
Gözlerin sadece bir çift asi yosun parçası
Ellerinin beyazlığı kuğuları kıskandırır
Bir de çenene koyarsan ölüm uykusundan uyandırır
Ah başka tarafa isteyerek bakışların
Alır götürür beni saçlarının kütlüğüne
Allah her insan için bir iyi bir de kötü yol çizmiştir. Bu kaderdir. İnsan dünyadaki yaşamı ile sınava çekilir. Bu da iradedir. Allah salih kullara iyi yolu yazar münafıklara ve kafirlere kötüyü, yani her insan iradesinin sonucunda yazılan kaderi yaşar, o bakımdan MOLLA
Elif'in saçlarını ilk gördüğüm gün, adeta ölmüştüm. Ticaret lisesinde nöbetçi, Bu nöbetçi Elif'e vurulmuştu. Güneşten sarı saçları, ateşten sıcak teni, yosundan yeşil gözleri... Ah Elif
Sebep sonuç oldu ve artık cümle kuruldu. Artık devama gerek yok Virgüllere noktalar koyduldu. Şayet ünleme cesaret soru işaretine de heves kalmadı. Sen artık satırların başlarında gelmiyorsun...
Bayram geldi sanırdım güldüğün zaman
Kaş çatışın cehennemi getirir akşamlarıma
Gülüşünün şarkısını duymadığım her an
Engel olmak isterim boş geçen zamana
Belki de gülüşünde saklıdır bayram
Gülüşün ki dağlara vuran güneş
Dağları yakıyor bu akşam
Ezberlediğim ama bıkmadığım şarkısın.
Aşık olduğum geceyi delip geçen ışık,
Mertin muhtaç olduğu ekmeksin.
Konuşamayan bebeğin söylemek istedikleri,
Babanın ilk ve en güzel kızısın.
Harman parasısın çiftçinin.
Birazcık da rahat uykusu mahkûmun
Sen her şeyin içindesin.
Benden daha çok sahipsin ruhuma,
Benden daha çok bensin...
Belki büyüyor ve bir yetişkin oluyordum. Belki de olmuyordum. Gaza gelmekten söz etmiştim. Buna ihtiyacım vardır. Çocukluğumdan beri de vardır ve bazen çizgiyi aşıyordum. Hâlâ da aynı şey geliyor başıma.
Toplum tarafından onaylanan davranış biçimlerine ve fikirlere doğru meyletmekten başka şeyler de yapabileceğimi düşündürdü bana. Sokrates'in yaşamı ve ölümü beni AKILCI BİR ŞÜPHECİLİĞE DAVET EDİYORDU.