Rubeyyı' binti Muavviz b. Afrâ (Ra)nın haber verdiğine göre, Sabit b. Kays b. Şemmas karısını dövmüş ve kolunu kırmıştı. Karısı Cemile binti Abdullah b. Übeyy'in erkek kardeşi Rasulullah'a gelerek şikayette bulundu. Allah Rasulü, Sabit'e haber göndererek çağırttı ve"onda olan hakkını (mehir veya hul'bedeli) al ve onu serbest bırak" buyurdu. Sabit "peki"diyerek kabul etti. Rasulullah (sav) kadına, kocasının evinde bir hayz süresi beklemesini ve sonra ailesinin yanına dönmesini emretti. (Nesâi, Talak,53) Burada Hz. Peygamber'in Sabit'e, dövme sebebini sormadan karısını boşamasını emretmesi son derece anlamlıdır. Görüldüğü üzere O, çoğu zaman yapıldığı gibi, "aile içinde olur böyle şeyler" veya "kol kırılır yen içinde kalır" dememiştir. O(sav) evlilik hayatında eşleriyle ufak tefek dargınlıklar yaşasa bile, onlara asla el kaldırmamış, hatta kırıcı ve incitici söz söylememiştir.
Sayfa 203 - DİB yayınlarıKitabı okudu
Abdullah b. Ömer(r.a)den nakledildiğine göre Allah Rasulü (sav) şöyle buyurmuştur: " Atalarınıza iyilikte bulunun ki çocuklarınız da size iyilikte bulunsunlar; siz iffetli olun ki kadınlarınız da iffetli olsunlar." (Taberâni, el-Mu'cemu'l Evsat, 1/299) İffet uyarısını ilk önce erkeklere yönelten Kur'an-ı Kerim ayetlerinde de bu inceliği görüyoruz. Bilindiği gibi Nur suresinin 30 ve 31. ayetlerinde, önce mü'min erkeklere, sonra da mü'min kadınlara, gözlerini haramdan sakınmaları ve ırzlarını korumaları emredilmektedir.
Sayfa 182 - DİB yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Sahabi Numan b. Beşir(r.a)in naklettiğine göre, Hz. Ebubekir birgün Hz. Peygamber (sav)in yanına girmek için izin istedi. Bu arada (kızı) Hz. Aişe'nin yükselen sesini işitti. İçeri girince, tokat atmak niyetiyle onu yakaladı ve " bir daha Rasulullah'a karşı sesini yükselttiğini görmeyeyim" dedi. Allah Rasulü onun vurmasına engel oldu. Hz. Ebubekir öfkeli bir şekilde oradan ayrıldı. O dışarı çıkarken Hz. Peygamber eşine hitaben, "adamın elinden seni nasıl kurtardığımı gördün mü?"diye takıldı. Hz. Ebubekir günler sonra tekrar Rasulullah'ın yanına girmek için izin istedi. İçeri girdiğinde onları barışmış halde buldu ve "beni kavganıza dahil ettiğiniz gibi barışınıza da dahil edin"dedi. Onlar da "tamam öyle olsun"dediler. (Ebu Davud, edep 84) Burada muhtemelen her aile içinde görülebilecek türden bir tartışma veya Hz. Aişe nin bir itirazı ya da şikayeti söz konusudur. Allah Elçisi, genç yaştaki eşinin sitemlerini olgunlukla karşıladığı gibi buna muttali olan babası Hz. Ebubekir in ona karşı sert davranışına da engel olmuş ve ardından da şaka yaparak aradaki soğukluğu gidermek istemiştir.
Sayfa 175 - DİB yayınlarıKitabı okudu
Haccın farz kılınışı hicretin dokuzuncu veya onuncu senesine kadar gecikmişti. * Allah Rasulü'nün (sav), hicretin dokuzuncu senesi hacca kalkışmamasının sebebi, hacca müşriklerle karışmak istememesindendir. Çünkü müşrikler hac yaptıklarında, Kabe'yi çıplak tavaf ediyorlardı. Allah, Beyt-i Haram'ı onlardan temizleyince Hz. Peygamber (sav) hac yaptı.
Sayfa 23 - Nuh
Şaka imana mal olabilir! (Tevbe,65 sebebi nüzul)
Rasulullah(sav) Tebük Seferine giderken, yanında münafıklardan bir grup vardı. Onlar şöyle dediler: “Şu adama bakın Şam saraylarını ve kalelerini fethetmek istiyor. Bu olacak iş mi? Ne kadar uzak!“ Allah, onların bu durumunu Rasulüne bildirdi. Rasulullah onlara gelerek: “Siz şöyle şöyle söylediniz” dedi. Münafıklar: “Ya Rasulallah! Biz sadece oyun ve eğlenceye dalmıştık.“ dediler. Bunun üzerine şu ayet indi: “ O münafıklara deki: Allah’ın dini, şeriatı, kitabı ve Rasulü ile mi alay ediyorsunuz?”
Muaz bin Cebel (Ra) anlatıyor: Allah Rasulü (sav) şöyle buyurdu: İlim öğrenin çünkü ilim öğrenmek Allah korkusu kazandırır. İlim öğrenmeye çalışmak İBADETTİR. Onu müzakere etmek TESBİHTİR. İlim yolunda araştırma yapmak CİHATTIR. İlmi bilmeyenlere öğretmek SADAKADIR. Alimlerin yanında onu ortaya koymak onlara yakınlık sağlar. Çünkü ilim helal ve haramların İŞARETLERİDİR. Cennet ehlinin yollarının AYDINLATICISIDIR. Vahşette ÜNSİYET ve yalnızlıkta ARKADAŞTIR. Yalnızlıkta seninle konuşur. Zorlukta ve kolaylıkta DELİLDİR. Düşmanlara karşı bir SİLAH ve dostların yanında bir SÜSTÜR.
Sayfa 12
Reklam
Ehli sünnet mezheplerden bir mezhep değildir. Ehli sünnet, Allah Rasulü'nün(sav) sahabeye intikal ettiği dinin adıdır.
Anne
Hz Hatice annemiz düğün hazırlıklarına girişildiği bir gün Efendimiz'e (sav) şunu söyledi: "Ey amcamın oğlu! Sen de ben de yetimim. Düğünümüzde bir anne olmasını istiyorum. Eğer müsaade edersen sütannen Halime'yi düğünümüze çağıralım." Allah Rasulü(sav) bunu duyunca çok duygulanmıştı
663 öğeden 421 ile 430 arasındakiler gösteriliyor.