Ancak gerçek anlamlı ile Türkistan tasavvufunun kurucusu Ahmet Yesevi'dir.
Sayfa 89Kitabı okudu
Mevlana bir çoşku halinde "insanın ne olduğunu bana anlattırmayın, ben de yanarım siz de..." demişti.
Sayfa 85Kitabı okudu
"Her mürşide el verme ki yoluna sarpa uğratır." Gerekli olan "Kâmil Mürşid'dir.
Sayfa 81Kitabı okudu
Türklere Arapların zorla müslümanlığı kabul ettirdikleri ise bilimlik temelleri olmayan nir iddiadan ibarettir.
Sayfa 75Kitabı okudu
Ahmet Yesevi'nin Türkçe ve Türklük üstündeki etkisi sanıldığından da büyük olmuştur.
Sayfa 70Kitabı okudu
Gerçeği bilelim. Selçuklu Türkçeyi dışlamıştır.
Anadolu Selçukluları da Büyük Selçukluların yolundan gitti. Farsça ana dil durumuna geldi...
Sayfa 57Kitabı okudu
Selçuklu büyük ve güçlü devletti. Ne yazık... Bu büyüklük ve güç, bir dönem sonra Türklüğe karşı oldu.
Sayfa 65Kitabı okudu
Türkçemiz varşa biz varız... Türkçemiz yok olursa biz de yok oluruz. Türkçemiz kadarız.
Sayfa 65Kitabı okudu
Kendini bilen Allah'ı bilir. Allah'ı bilmenin yolu da bilimdir.
Sayfa 57Kitabı okudu
"Bilim öğrenmek; kadın ve erkek her müslümana farzdır" sözü Yüce Muhammed'in sözüdür.
Sayfa 56Kitabı okudu
Kesinlikle!!!
Dokuz yüz yıl önce müslümanlar kaşıkla yemek yesin diye kaşık yapan Ahmet Yesevi nerede; bugünkü çağda bile elle yemek yemeyi sünnet sananlar nerede?
Sayfa 54Kitabı okudu
Kadını dışlayan bir toplum hayatı çağın gelişmesini yakalayabilir mi?
Sayfa 50Kitabı okudu
- Hazreti Ömer döneminde bile kadınlar erkeklerle birlikte mescittedirler.
- Kadınların da devlet başkanına itiraz hakları vardır.
Sayfa 50Kitabı okudu
Yani rivayet ediliyor ki kadın ve erkeklere kadından imam, erkek de müezzezin olabiliyordu. Yüce Muhammed'in Ummu Varaka'dan başka kadınları da imam olarak görevlendirdiği biliniyor.
Sayfa 46Kitabı okudu