Alak sûresinin ondokuzuncu [19] âyetinde, (Secde et ve yaklaş!) buyuruldu. Allahü teâlâya yakınlık ne kadar çok olursa, başka şeylerin araya karışması o kadar az olur.
Rahm kelimesi, lügatte; yakınlık, doğum yoluyla olan soy bağı demektir. Sıla-i rahim de akrabaları arayıp sormak, ziyaret etmektir. Gurbetteki kimsenin, memleketini ziyarete gitmesi gibi. Akraba ile görüşmek, onların muhtaç olanlarına yardım etmek, hasta olanlarını gidip ziyarette bulunmak, kayıp olanlarını araştırmak, kendine zararı dokunmuş
İnsan insanda yanılışının asıl sebebi
Kendi kendini tam manası ile tanımamış olmasıdır.
Bu hal ve tekrar tekrar devam eden aynı sonlu ilişkiler
İnsanın iyi manada değişmemesine delildirki bu hal!
İlim sahibi olan bir çok iş güzer makam sahipleri bile
Bunun nasıl düzeleceğini tam olarak bilmezler
Bilmezler üstelikte biliyormuş gibi bol keseden atarlar
Gizli bir hazineydim bilinmek istedim
Hiç bir yere sığmadım
bir mümin kulumum kalbine sığdım.
Şah damarından daha da sana yakınım der!
Rabbül Alemin!
Allahu tealaya yakınlık uzaklık diye bir şey yoktur
Biz onunlayız !ihlaslı takva sahipleri
bunu şüphesiz bilirler.....
Cüneyd-i Bağdâdî (k.s.) der ki: “Allahu Teâlâ, kullarının kalbine, onların kendisine yakın olduğu ölçüde yakın olur; öyleyse kalbinin neye yakın olduğuna bak!” (Sf.127)
Ebû Ya’kûb es Sûsî ise şöyle der: “Kul, Allahu Teâlâ’ya yaklaşma halinde olduğu sürece, bu yaklaşmasında, yaklaştığını görmesinden kaybolmayınca, gerçekten yakın olmuş olmaz. Allah’a yaklaştığını görme halinden kurtulunca, o zaman asıl yakınlık gerçekleşir.” (Sf.127)
Dünyada olan her şey 3 kısımdır:
Birinci Kısım: Zâhiri ve bâtını dünyadan olup Allah için olması kabil olmayan nesnelerdir. Bunlar günahlardır ki, niyetle ve kasıtla Allah için olmazlar.
Mubah olan nesnelerle aşırı derecede nimetlenmek de bu cümledendir.
Zira bu da dünya içindir.
Mubahlarda aşırılık gafletin, serkeşliğin
tohumudur.
Bütün