Bir insan kendini Napolyon sanıp bundan da mutluluk duyabiliyorsa, onu sözde tedavi edip mutsuz kılmak doğru mu?
Sonra o ilk meş'um soruyla kopuş başlar: Anneni mi daha çok seviyorsun babanı mı? Bu masumane görünen soru, içinde korkunç bir gizli argüman barındırmaktadır: Bu da sevginin ölçülebilir bir şey olduğu iddiasıdır. Biliyor musunuz, çocuk o güne kadar bunu hiç düşünmemiştir bile. O hayatı ve hayatın bir parçası olarak kendisini ve diğerlerini doğallıkla sevmektedir. Ne ki, birden tartmaya başlar... Annemi mi daha çok seviyorum babamı mı?
Reklam
Sevenler birbirlerine yara izlerini gösterirler. İlk önce bunu yaparlar... Sana ruhumu açmadan önce bil ki incinebilirim demek için... Çünkü en çok sevdiklerin yaralar seni.
Sayfa 106Kitabı okudu
Mevsimlerden yazdı ve tercüme-i halime ne söylesem azdı. Biliyordum, gidecekti. Kim bilir, belki de bir bekleyeni vardı? Lakin gözlerinden anlıyordum, o da benim gibi yalnızdı. Dışarıdan bakınca halleri pervasız, ruhu uçarıydı. Sevdiyse de çok, korkarım bana pek inanmazdı. İşte bu konuda çok haksızdı. Varsın olsun; başka kim gözlerinde umudu ve acıyı aynı anda böyle güzel taşırdı? Tanrı'nın kaderime yazdığı işte bu kızdı.
Sayfa 184Kitabı okudu
Bütün aşklar küllenir, bütün babalar ölür, bütün hikayeler biter. Birinin yıkıntıların nöbetini tutması gerekir; işte o yüzden, biri hariç, bütün çocuklar büyür.
"Beş yaş insanın en olgun çağıdır, sonra çürüme başlar."
Reklam
Belki? Belki de gerçekten bir intihardır. o zaman kendini ölüme zaten hazırlamış olmalı, değil mi?" Başımı iki yana salladım. "İnşaat halinde bir bina düşün," dedim. "Ve ben de kendimi onun çatısından aşağı atarak intihar etmeye karar vermiş olayım. Eğer merdivenlerin parmaklıkları henüz inşa edilmemişse, inan bana, basamakları apartman boşluğu tarafından değil, duvar tarafından tırmanırım. Hiç kimse ölene kadar ölüme hazır değildir.
"Okulda insanın asıl öğrenmesi istenen, anlatılan dersler değil ders anlatılırken susması gerektiğidir."
Doktor Begüm Hanımın oran ağrıyor mu, buran yanıyor mu türünden sorularının hepsini hayır diye yanıtlarken annemin bana neredeyse kınar gözlerle baktığını fark edebiliyordum. Doktor Hanım, "Hmm," diyerek üstümü çıkarttıktan sonra steteskopuyla göğsümü, sırtımı dinledi, parmaklarıyla çıplak vücudumun orasına burasına bastırmaya koyuldu ki bu durumu son derece erotik bulduğumu itiraf etmeliyim. Bir cinsi sapığın çocuk olarak anatomisi. Elle muayenenin ardından, hiç de annemin iddia ettiği gibi can vermek üzere olmadığımı tespit etmiş bulunan seksi, zeki ve otoriter doktorum ağzıma bir derece sokup ateşimi ölçtü. "İlaç falan verdiniz mi çocuğa getirmeden önce?"
Bir baba olarak söyle evladına; Aşk var mıdır yok mudur, boş mudur dolu mudur, ne kokar, ne boktur?
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.