683 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 30 days
Dostoyevski ile küçük yaşlardayken tanıştım, çeşitli eserlerini okudum. Ama en ünlü yapıtını okumak için çok bekledim, sebebini kendim de tam olarak bilemesem de. Açıkçası bu kitap hakkında inceleme yapmak da bir hayli zorluyor beni. Öncelikle kitabın ne kadar iyi olduğundan, büyük bir hevesle kendini okuttuğundan filan bahsetmeme gerek yok
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Can Yayınları · 2015161.5k okunma
FRANZ KAFKA HİKAYELER
Tapınan’la Söyleşi: Dua eden kıza gönlünü kaptırır ve onu görmek için her akşam kiliseye gider. Tapınanları seyredip gözlemlerken genç bir adam dikkatini çeker. Artık gönlünü kaptırdığı kızdan ziyade rahatsız davranışlarıyla genç adamı izler. Bir gün genç adamı kiliseden yaka paça çıkarır sert bir şekilde sorgular. Her zamanki gibi sarhoş olan
Reklam
655 syf.
4/10 puan verdi
·
Read in 4 days
ÇOK ŞÜKÜR Kİ BU İŞKENCE DOLU, SAÇMA KİTAP BİTTİ! Uzun zamandır bu kadar sinirimi bozan, bu kadar vıcık vıcık aşk sahneleri olan bir kitap okumamıştım. Gül ve Avcı'dan sonra güzel bir kitap kapağı seçilebilmiş sonunda. Kitabın tek güzel yanı Mert-Yasemin arasındaki geçenler diyebilirim. İlk kitaba göre onların aşkını da Tuna-Deniz kadar sıkıcı,
Pabucumun Ajanı 2
Pabucumun Ajanı 2Asude · Ephesus Yayınları · 20141,345 okunma
470 syf.
4/10 puan verdi
·
Read in 3 days
1) Kitapta en beğenmediğin şey neydi diye sorsalar kesinlikle kapak derdim. Gördüğüm andan beri hiç beğenmedim. Yani konuyla ne alakası var bu kapağın diye çoğu zaman kendime sordum. İyi haber şu ki sorumun cevabı kitabın içinde vardı. Yine de cık, hiç olmamış. En kötü kapaklar sıralamamda ilk ona girer o derece. Zaten sonraki kapakların da bundan aşağı kalır yanı yok. Okuyan cidden polisiye-romantik kitap mı okuyorum yoksa Harlequin High Life serilerinden birini mi okuyorum diye düşünür. 2) Bekarlığa veda partisi için malikane gibi bir yere gidiyorlardı. İşte kitap o kısımlara kadar berbat, acayip kötü. Akıcılık sıfır. Yazar sürekli flashback atlaması yapıp durmuş. Cameron'un cinayete tanık olmasından sonra savcı olarak geçmişini anlatıyor, sonra hop kızın babasının ölümüne atlıyor. Savcılık-şimdiki zaman-babası-savcılık diye gidip durdu. 3) Bir kadında Cameron adı nedir Allah aşkına? Tamam belki bu isim hem kadın hem erkeğe kullanılıyor olabilir bizdeki Deniz ismi gibi. Ama Cameron Diaz hariç benim gördüğüm Cameronlar erkekti. Kapakta kadın resmi olmasa yeminle gay hikayesi okuyordum derdim. 4) Yan karakterlerden sadece Collin'in bir derece önemli yer kaplaması ki kitabı bana asıl okutan kişidir Collin. Bir de ufacık bir oranda Jack. Geri kalanı at çöpe. Karakterlerin hiçbirinde derinlik yoktu. Yani Collin hariç hepsi bana çok soğuk geldi. Sonraki kitap daha güzel diyorlar ama yok ben almayım. Ben göreceğimi gördüm.
Şeytan Tüyü
Şeytan TüyüJulie James · Ephesus Yayınları · 2015550 okunma
686 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 8 days
Kathleen bu romanıyla beni bir kez daha hayal kırıklığına uğratmadı. Tadı damağımda kalan bir roman oldu benim için. Baş karakterler okuduğum diğer tarihi aşk romanlarından çok farklıydı. Bu kez sevdiğinin peşinden koşan kişi bir kadın değil de erkek; tanıştığı insandan bir an önce kurtulmak isteyen ancak ondan tuhaf bir şekilde ayrı duramayan,kendi isteklerini önde tutan karakterimiz erkek değil de kız. - ki kız başta gerçekten ondan kurtulmaya çalıştı gel gör ki adam peşine takıla takıla ondan ayrılamamaya başlasa da sonra gene kurtulmaya çalıştı sonra ciddi anlamda adamın yanında durdu.- Ben okuduğum iki romanında -İki Yabancı, İhtiras Çiçeği- çok belirgin bir son görememiştim ayrıca kötüler başta kinleniyor, nefret ediyor ama ne hikmetse sadece orada kalıyordu. Ayrıca onlar için de belirgini bir son yoktu. Bu romanda bunların hiçbirini görmemek çok rahatlatıcıydı. Aslında 686 sayfa roman için tam anlamıyla yetmiş ama sonlara doğru "Roman hala bitemedi mi?" diye söylendim. Sanırım hafiften sıkıldım ama güzelliğinden azaltmaz bu minicik pürüz.
Shanna
ShannaKathleen E. Woodiwiss · Epsilon Yayınları · 201363 okunma
127 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Kişisel kitap okuma defterimden: Kitaba başlamadan önce Mine Söğüt hakkında pek bilgim yoktu, Bahadır Baruter'le evli olduğunu ve kapak tasarımını Baruter'in yaptığını da bilmiyordum. Kapak da içinde yazanlar da kitabı gördüğümde ilgimi çekmişti, neticede bu tarz "metafizik" öğeleri fazla kurcalamamayı değil de merak etmeyi yeğleyen biriyim. Kitapta Doktor Samimi'nin de belirttiği üzere, her şeyin inanç ile başlayıp bittiğini düşünüyorum ben de, inanırsan varlar, yoksa yoklar; ama tabii bu yazının konusu "inanç üzerine analitik bir inceleme" değil. Beş Sevim Apartmanı'nı ve bu apartmanın 5 katında yaşayan 5 kişinin hikayesini, ve antisosyal psikiyatrist Samimi Bey'i anlatıyor kitap. Her kattaki kişinin bir kendi anlattığı cinli perili hikayesi, bir de gerçek(!) hikayesi var. Ama başta da belirttiğim gibi, gerçeklerin kimin gerçeği olduğu da önem arz ediyor. Hem okuyucuyu içine çekiyor, hafif içini ürpertiyor, bir sonraki sayfayı son sayfaya kadar merak ettiriyor ve sonunda da ufak çaplı bir aydınlanma ile noktayı koyuyor Mine Söğüt. Okurken içerik olarak bana biraz da Orkun Uçar'ın Zifir'ini anımsattı, gerçi Zifir'in ilk bölümü daha ürpertici ve devamı da daha çok bir fantastik-aksiyon filmi gibiydi. Okuduğum en güzel kitaplardan biri diyecektim bu kitaba ama sonra fark ettim ki kitapların bana sunduğu yeni dünyaları, o hayali dünyaları o kadar seviyorum ki okuduğum her kitap bana "en güzel kitaplardan" gibi geliyor. Ama yine de çok güzel kitaptı.
Beş Sevim Apartmanı
Beş Sevim ApartmanıMine Söğüt · Yapı Kredi Yayınları · 20196.8k okunma
Reklam
1,000 öğeden 531 ile 540 arasındakiler gösteriliyor.